Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsana birçok zincir vurulrnuşnır, bir hayvan gibi davranmayı unutsun diye: gerçekten de tüm hayvanlardan daha yumuşak, daha zeki, daha neşeli, daha temkinli olmuştur. Ama şimdi, zincirlerini taşıdığı sürece temiz havadan ve özgürce devinmekten yoksun olmanın acısını çekmektedir: - oysa bu zincirler, bıkmadan usanmadan yineliyorum ki, ahlaksal, dinsel, metafizik düşüncelerin ağır ve anlamlı yanılgılarıdır. Ancak z i n c i r - h a s t a l ı ğ ı da aşıldığında, tam olarak ulaşılmış olacaktır büyük hedefe: insanın hayvanlardan ayrılmasına. - Şimdi zincirleri çözme çalışmamızın ortasındayız ve büyük bir dikkat göstermemiz gerekiyor. Yalnızca a s i l l e ş m i ş i n s a n a verilebilir, t i n i n ö z g ü r l ü ğ ü ; yaşamın h a f i f l e t i l m e s i yalnızca ona yakınlaşır ve merhem olur yaralarına; ilk önce o söyleyebilir başka hiçbir amaç için değil, s e v i n ç için yaşadığını ve diğer tüm ağızlarda tehlikelidir onun seçim sloganı: b a r ı ş o l s u n e t r a f ı m d a v e h o ş n u t l u k d u y u l s u n t ü m s ı r a d a n ş e y l e r d e n .
Sayfa 163
“Birçok şeyi görmemek, duymamak, yanına yaklaştırmamak - ilk akıllıktır, bir tesadüf değil bir zorunluluk olduğunun ilk kanıtıdır bu. Bu kendini savunma içgüdüsü için kullanılan sözcük: b e ğ e n i ‘ d i r. Bu içgüdünün buyruğu, evet’in bir “kendinden vazgeçmek” olacağı durumda yalnızca hayır demeyi değil, h a y ı r ‘ ı o l a b i l d i ğ i n c e a z demeyi de emreder. Hayır’ı hep yeni baştan gerektiren şeyden uzaklaşmayı, onunla bağımızı koparmayı emreder.”
Reklam
Öyle ince intikam türleri vardır ki, intikam almak için bir nedeni olan, aslında ne isterse yapabilir ya da yapmayabilir: bundan bir süre sonra dünya yine de onun intikam almış o l d u ğ u n d a birleşe cektir. Demek k intikam almamak bir insanın keyfine bağlı değildir: intikam almak i s t e m e d i ğ i n i telaffuz etmey bile hakkı yoktur, çünkü intikamın aşağılanması çok yüce çok duyarlı bir intikam olarak yorumlanacak ve d u y u m - s a n a c a k t ı r . - Buradan, g e r e k s i z şeyler yapmamak gerektiği sonucu çıkar - -
Sayfa 127
K A P A N A N Y A R A M I Z A Ç I L A N Y A R A M I Z
Sayfa 125 - Kırmızı Kedi YayınlarıKitabı okudu
Ortaçağda, modern cihetten anlamlandırılan şekilde sınır ve hudut kavramları yoktu. Siyasi güç odakları farklı olmasına rağmen, kültürel anlamda İslam dünyası, "İslam Memâliki" tabirinin işaret ettiği şekilde bir bütün olarak addedilirdi. Bu bakış açısı, Müslümanların zihinlerine, bütün İslam dünyasının kendi yurtları olduğu fikrini
Sayfa 68 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik, MUVELLEH KAVRAMI VE TARİKATLAR
Bir partiden ya da bir dinden ayrılmak isteyen, şimdi onu çürütmesi gerektiğini düşünür. Oysa çok fazla kibirli bir düşüncedir bu. Gerekli olan yalnızca, şimdiye dek hangi perçinleri onu bu partiye ya da dine bağladıklarını ve şimdi artık bunu yapmadıklarını, hangi niyetlerin onu buraya sürüklediklerini ve şimdi başka yöne sürüklediklerini açıkça görmesidir. O partinin ya da dinin yanına b i l g i y e d a y a l ı k e s i n g e r e k ç e l e r l e geçmiş değilizdir: ondan ayrıldığımızda da böyleymiş gibi y a p m a m a l ı y ı z .
Sayfa 53
Reklam
A.C.Z
Düşünün bakalım televizyon karşısında muhallebi gibi gevşemiş bir müslümanda değil cihad etmek, acaba kalkıp bir farzı ifa edecek kuvvet ve istek kalmış mıdır? A.Cihat Zarifoğlu
Devlet adamlarının sufi çevrelerle ilişkisinde bütün bunların dışında, tasavvuf mensuplarına ve onların yaşam biçimlerine sevgi ve temayül, hatta müridâne bir bağlılık da önemli rol oynamaktadır. Bu konuda önemli bir örnek, Moğol hanı Ahmed Teküder'dir. Müslüman olması sebebiyle Ahmed ismini alan bu hükümdar, Moğol tahtına oturduktan sonra
Sayfa 62 - Kitap Yayınevi, İnsan ve Toplum Dizisi - 70, 2. Basım, Birinci Bölüm, Şam ve Anadolu Dolaylarında 7./13. Yüzyılda Tasavvuf ve Muvelleh Dervişlik, İktidar Desteği
Burada herkes, tarımınfelaket içinde olduğunu söyleyecektir. Pamuk s t o k u m u z g e ç e n y ı l k i m i k t a r ı n i k i - ü ç k a t ı n d a n fa z l a d ı r . B u ğ d a y ı n d e v r e ­ den stoku iki yıl öncesinden yüzde 43 fazladır. Soya stoku gelecek yıl bu yıldan yüzde 60 fazla olacaktır. Satamıyoruz. Çünkü Avrupa Ortak Pa­zarı 20 yıl önce tarımda kendi kendine yeterli olmak için inşa edilmiştir. Fakat bu nokta geçilmiştir. Ortak Pazar 1960'lardaki yıllık 20 milyon tonluk net hububat ithalatçılığı konumundan, 1980’lerde net hububat ihracatçısı konumuna gelmiştir. Bu amaçlanan kendi kendine yeterli­liğin çok ötesindedir. Para yardımları ihracata yönelik çok artmış ve Amerikan üreticisiyle rekabet durumu yaratmıştır. Bizim üreticilerimiz, Avrupalı kapitalistlerin hazinelerine karşı mücadele vermek zorundadır.
Sayfa 214Kitabı okudu
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.