Mimari anlayış tamamıyla Osmanlı insanının hayat görüşünün bir yansımasıydı. Evlerini kendi Faniliklerini simgelercesine kireç ve kerpiç gibi dayanıksız malzemeden yaparken Cami, Çeşme, Kervansaray, Hastane gibi hayır kurumları ile devlet binalarını sağlamlığın sembolü olan taş malzeme ile yaparlardı. Bu yansımanın bir boyutu "devlet-i ebed müddet" anlayışı diğer boyutu ise "hayırda ebedîleşme" arayışıydı.