Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
baba ben artık bu evde yaşamak istemiyorum yıllardır ruhumuzu öldürdün bu evde hayatında bir roman okumadın bir sinemaya gidip heyecanlanmadın beni ve annemi bu çirkin eşyanın içine hapsettin yemekten ve uyumaktan başka bir şey düşünmedin bende bütün duygular senin bu inatçı duygusuzluğuna karşı gelişti kuru mantığınla içimizi kuruttun sana benzeyen taraflarımdan ellerimden ayaklarımdan utanıyorum ihtiyarlayınca sana benzemekten korkuyorum kötülük edemeyecek kadar kısır kafanda yalnız bizim için yaptıklarının defterini tuttun bana aldığın ilk elbiseden verdiğin son harçlığa kadar hastalığımda uykusuz kaldığın gecelerin hesabına kadar kaydettin bu ağır havalı evin içini güzel bir müzik sesiyle bir kitapla süslememe izin vermedin nasılsa eve giren bütün güzelliklerin birer birer yok oluşunu kayıtsız bir sabırla seyrettin kanaryam öldüğü zaman bir yenisini almadın çiçekler solunca boş saksıları balkona taşıdın hiç duydun mu hediye diye bir sözün olduğunu insanların birbirine aldıkları ve genellikle çocukları sevindiren hediye bir gün elinde bir balonla eve döndün mü yaptığım resimler için ağzından çaktığın çivilere dikkat et duvarları berbat ediyorsun sözünden başka bir söz çıktı mı bu evde senden başka varlıkların yaşadığını hiç düşündün mü ben bir kitap okurken ne okuyorsun diye bir soru sordun mu beni elimden tutup bir gün parka götürdün mü..
Tutunamayanlar... sen muhteşem bir kitapsın
baba ben artık bu evde yaşamak istemiyorum yıllardır ruhumuzu öldürdün bu evde hayatında bir roman okumadın bir sinemaya gidip heyecanlanmadın beni ve annemi bu çirkin eşyanın içine hapsettin yemekten ve uyumaktan başka bir şey düşünmedin bende bütün duygular senin bu inatçı duygusuzluğuna karşı gelişti kuru mantığınla içimizi kuruttun sana benzeyen taraflarımdan ellerimden ayaklarımdan utanıyorum ihtiyarlayınca sana benzemekten korkuyorum kötülük edemeyecek kadar kısır kafanda yalnız bizim için yaptıklarının defterini tuttun bana aldığın ilk elbiseden verdiğin son harçlığa kadar hastalığımda uykusuz kaldığın gecelerin hesabına kadar kaydettin bu ağır havalı evin içini güzel bir müzik sesiyle bir kitapla süslememe izin vermedin nasılsa eve giren bütün güzelliklerin birer birer yok oluşunu kayıtsız bir sabırla seyrettin kanaryam öldüğü zaman bir yenisini almadın çiçekler solunca boş saksıları balkona taşıdın hiç duydun mu hediye diye bir sözün olduğunu insanların birbirine aldıkları ve genellikle çocukları sevindiren hediye bir gün elinde bir balonla eve döndün mü yaptığım resimler için ağzından çaktığın çivilere dikkat et duvarları berbat ediyorsun sözünden başka bir söz çıktı mı bu evde senden başka varlıkların yaşadığını hiç düşündün mü ben bir kitap okurken ne okuyorsun diye bir soru sordun mu beni elimden tutup bir gün parka götürdün mü sadece o soğuk mantığınla tenkit ettin elektriği açık bırakmışsınız pencereyi kapatmamışsınız radyoyu kapatın başım ağrıyor roman okuyup gözlerinizi yormayın boşuna elektrik yanıyor okuduklarınızın hepsi yalan senin bana isyan etmene bu kitaplar sebep oluyor
Sayfa 498 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
''...yeni bir hayata başlaması için şair babaların yardımına ihtiyacı vardı.''
+Kolyeni ben de unutmuşsun, akşam gel al. -Yangında düşürdüm sanıyordum. +Yangın sayılır.
Ah selimciğim
Baba ben artık bu evde yaşamak istemiyorum . Yıllardır ruhumuzu öldürdün bu evde ; hayatında bir roman okumadın bir sinemaya gidip heyecanlanmadın .. beni ve annemi bu çirkin eşyaların içine hapsettin , yemekten ve uyumaktan başka hiçbir şey düşünmedin ; ben de bütün duygular senin bu inatçı duygusuzluğuna karşı gelişti , kuru mantığınla içimizi kuruttun.. Sana benzeyen taraflarımdan , ellerimden , ayaklarımdan utanıyorum ve ihtiyarlayınca sana benzemekten korkuyorum.. Kötülük edemeyecek kadar kısır kafanda yalnız bizim için yaptıklarının defterine tuttun , bana aldığın ilk elbiseden verdiğin son harçlığa kadar , hastalığımda uykusuz kaldığın gecelerin hesabına kadar kaydettin . Bu ağır havalı evin içini güzel bir müzik sesiyle bir kitapla doldurmama izin vermedin .. Nasılsa eve giren bütün güzelliklerin birer birer yok oluşunu kayıtsız bir sabırla seyrettin .. Hiç duydun mu hediye diye bir sözün olduğunu , insanların birbirini aldıkları ve genellikle çocukları sevindiren hediye .. Bir gün eve elinde bir balonla döndün mü? Yaptığım resimler için ağzından çaktığın çivilere dikkat et duvarları berbat ediyorsun dışında başka bir söz çıktımı ? Bu evde senden başka varlıkların da yaşadığını hiç düşündün mü?
Sayfa 501 - Ailesiyle arası iyi olmayanlara dünyaları verseniz bile mutlu olmazlar, olamazlar
"Uzun süre terk edilen ruhun, bir daha asla bedene dönmeyeceğini bilmiyordu."
Reklam
“Dünyada hiçbir şey, insan ruhu üzerinde, hiçlik kadar ağır bir baskı uygulayamaz…!”
Genel seçimler yaklaşınca, iktidardaki parti oy kazanmak için sokakları koftiden asfaltlayıp seçmenlerin gözlerini boyadı.
"Zamanı kim okşayabilir ki..."
Everest Yayınları
İmine, yer ve zaman duygusunu kaybettiğinden evin içinde bile kayboluyordu. Geçmişin içine bir battaniye atıp orada uyuyordu.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.