Şimdi o dönemden hemen hemen hiçbir şey hatırlamıyordu. Kemikli parmakları eski piyanoyu okşarken Cicianne'nin Rıza Selim Kazancı'yla anıları, Alzheimer'ın fırtınalı sularında yol gösterme şansı kalmamış köhne ve cılız bir deniz feneri gibi uzaktan uzaktan yanıp sönüyordu.