Charlemagne'ın genç oğlu Pepin "Yazı nedir? " diye soruyor ve Alcuin de "Bilimin muhafızıdır" , diye cevap veriyordu. "kelime nedir? - Düşüncenin ihaneti." - "Kelimeyi kim doğurur? -Dil." "Dil nedir? -Havada bir kamçı." "Hava nedir? -"Hayatın muhafızı." "Hayat nedir? -Mutlunun sevinci, mutsuzun ıstırabı, ölümü bekleyiş." "İnsan nedir? -Ölümün kölesi, tek bir yerin sahibi, geçip giden bir yolcu."
Sayfa 209 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
“Tatmin olmamış bir yürekle koştum Dünya zevkleri peşinde: Külüm ben, tozum.” Alcuin
Reklam
Kısacası, cinsine çekiyorlar..
Ortaçağ 1
Ortaçağ 1
Kitabı'nda adı geçen Şarlman'ı tanıyalım değil mi.?
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
'ın da dizelerinde geçiyordu. Bakalım hangi tarafın kaçıncı ''kaçızıymış''.? İlginç benzerlikler.. Hemen de kalem kiralanıyor ve aşk ile yazanlar da çıkıyor bunlara.. Rüyaları da aynı.. :))) * Şarlman büyük savaşlar kazandı ve birçok prensliği,
Alcuin, "güzel görünümlü nesneleri, tatlı tatları, hoş sesleri" sevmenin Tanrı'yı sevmekten daha kolay olduğunu kabul eder.
Sayfa 21 - (De rhetorica, Halm 1863 içinde, s. 550)Kitabı okudu
Halk mü ziğiyle kilise müziğinin hoş görülmeyen birleşmesi, Papa Gregor'u (M.S. 540-604) iyiden iyiye kaygılandırdı. Bu kaygı Gregor'u, bütün Hıristiyan dünyasının kiliselerinde yapılacak törenleri birleştirme işine girişmeye gö türdü. Kilisenin tek sesli tören melodileri o günden bugüne, Roma Papa sı'nın adını taşır ve Gregor Melodileri, ya da saf şarkı (chant grégorien, can tus planus) diye tanınır. Gregor, Roma'da "Schola Cantorum"u geliştirdi; Hıristiyan dünyasının dört bucağına, tören müziğini birleştirme işini gör sünler diye, şarkıcılar ve öğreticiler gönderdi; notalamada "neuma"lardan faydalanılmasını sağladı. Papa Gregor'un birleştirme ve sınırlandırma çaba ları, kilise müziğinde bilimsel çalışmalara yol açtı. Frankların kralı Charle magne, Gregor'un "tek bir müzik yoluyla tek bir kilise" inancına katılmıştı. Onun egemenliği süresinde, Frankların ülkesinde müzik çalışmaları ilerle di. Alcuin (725-804) ses dizilerini "kilise makamları" durumunda düzenle di. Hucbald (840-930) günün müziğinin durumunu anlatan De Harmonica Institutione adlı kitabını yazdı.
Sayfa 21 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
For centuries, in Ireland and Britain (as now in Frisia and Germany), Latin had been a language learned from books. It was a perfect language because it was a perfectly dead language. It was spoken with a fixed pronunciation which even learned Continental persons from former Latin-speaking areas would have found hard to follow. When persons such as Alcuin came to areas of “Roman” speech on the Continent, the Latin he encountered struck him as “barbarous.” But this was not because it was written by “barbarians.” The exact opposite was the case. This was Latin written by persons who thought of themselves as, in some way, still “Romans.” They thought that they were writing Latin when, in fact, they were already writing proto-French. They had not noticed the hiatus between their own, sub-Latin “Roman” language and the “correct” Latin which was to be found in ancient texts.
Reklam
12 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.