“bir hikâyenin sonu başladığı yerdir.” derdi aziz bey. yaşlanacaksın ve anlayacaksın ki ömür dediğin büyük bir oyundan başka bir şey değil. bu sebeple başına gelen bütün belaları yüzündeki o eşiz gülümsemeyle karşıla.
sabret. ola ki hata yaparsan, o hatanın bedelini ödemek için bir yol bul. biz buna kefaret deriz. öyle ki, bazen yaptığın yanlışın kefaretini ömrünle ödemen gerekir. “sen ne hata ettin aziz bey?” diye sormuştum, cevap vermedi. "bir gün," dedi, "belki bulursun sorunun cevabını. ama benim bunu şimdi dile getirecek gücüm yok." sonra o sorunun cevabı bir gün karşıma çıktı: ali poyraz, aziz bey’in oğlu, aziz bey’in hatası.
bizim hikâyemizin başladığı yer, bizim hikayemizin son bulduğu yer.