Bu tür yerel trajedilerin hepsinde, zaman suluboyanın üstünde gezdirilen ıslak fırça işlevi görür. Keskin hatlar bulanır, acılar diner, renkler birbirine karışır ve çok sayıdaki ayrı çizgiden düz bir gri çıkar ortaya. Bir ay içinde birini asmak şart olmaktan çıkmıştı; iki ay sonra hemen herkes, aslında kimsenin aleyhinde herhangi bir kanıt olmadığını keşfetmişti.
Sayfa 100
Cinsellikleri onları sürekli aldatıp tuzağa düşürmese, köleleştirmese, işkenceden geçirmese erkeklerle kadınlar ne kadar özgür olurdu! Bu tür bir özgürlüğün tek sakıncası şudur: O olmasa insan olunmazdı. Hilkat garibesi olunurdu.
Sayfa 85
Bana öyle geliyor ki Tanrı'nın ateist mi dindar mı hiç ayırt ettiği yok. Temiz kalpli insanlara ulaşıyor diye düşünüyorum.
Sayfa 361
Okur Takip Önerileri
Benim takip ettiğim model şu; çocuğu geliştirmeyin, çocuğa geliştirme tavrı içinde bakmayın, sadece gelişime olanak sağlayan ortam sağlayın. "Çiftçi tutumu" diyorum ben buna. Diyorum ki, "Çiftçi ağaç yetiştirmez, ağacın yetişmesi için ortam hazırlar. Yetişme işini ağaç yapar; zeytinse zeytin olur, bademse badem olur, fındıksa fındık olur. Yani "Sen fındık olacaksın" diyemez çiftçi. Öyle bir gücü yok. Biz ana-babalar bu hatayı yapıyoruz.
Sayfa 300
Atatürk'ün muazzamlığını Amerika yaşamamış. Ve kadınlar milim milim mücadele ederek kazanmışlar bütün haklarını.
Sayfa 238