Kitap, Bilge-Kül kardeşlerin çocukluk döneminde İlteriş Kağan yönetimindeki türk yurdunda başlıyor. İlteriş Kağan ve Bilge Tonyukuk'un Çin'e karşı ayaklanması ile birlikte henüz kendilerine devlet demeden büyüdükleri dönemi anlatıyor. İlteriş Kağan'ın vefatının ardından kardeşi Kapgan Kağan İkinci Doğu Göktürk Devletinin başına geçiyor. Kapgan Kağan yönetiminde Türk Devleti Çin'e ve diğer illere yaptığı seferler ile birlikte büyüyor. Bir yandan da çeşitli yerlerden gelen Türk boyları devlete askeri güç katıyor. Tabi ki bunun yanında kitabın kahramanları Bilge-Kül kardeşler de büyüyor. Aslında kitap daha çok kardeşlerin hikayesini anlatıyor. Tarih severler için güzel bir kitap. Sıkmıyor ve kendini okutuyor. Kitabın diğer bir güzel yanı ise Göktürk alfabesi olması ve kitabın Göktürk alfabesi ile de yazılmış olması.
Tabi siz bu kitabı okuduktan sonra ilk ne yaptığımı merak ediyorsunuz. Eu4'te Göktürk devleti ile Çin'e seferler düzenliyoruz efenim.
Size bonus: Alper Çağlar 2019 yılında Göktürk üçlemesine başlıyor.
twitter.com/AlperCaglar/sta...twitter.com/FiiTarih/status...
Dağ filmleri ve Börü dizisiyle adını duyuran Alper Çağlar'dan Türk mitolojisinden hareketle yola çıkılan Göktürk üçlemesi duyurdu ve bu filmde Türk mitolojisi dünyaya tanıtacakmiş.Bence güzel bir fikir.İzlemek için sabırsızlanıyorum.
youtu.be/IDf-KKp-2r8
İnsanlığın hep ilerlediğini varsayıp bu ilerlemeye koşulsuz uyum sağlıyoruz. Uyumsuz olup isyan edelim dedirtmiyor eleştirel yaklaşan bu kitap, ama bir durup kendimize, heveslerimize, amaçlarımıza baksak dedirtiyor mesela... Baksak dışardan, bu amaç ve heveslerin aslında bize "dayatılan" şeyler olduğunu da anlarız.
1970lerde Samoa Adalarında bulunan ve orda bir yerli ile tanışan yazar, yerlinin Avrupa görgüsünden sonra Papalagi dediği bu yabancı halk hakkında kendi halkına mektubu Almancaya çevirir. Elimizdeki bu çeviri de Samoa halk dilinden Almancaya çevrilmiş halinin çevirisidir. Caddelere nehir benzetmesi yapılır mektupta, evlere taştan yuvalar denir. Papalagi denen beyaz halkın hep güneşten kaçtığını, doğadan uzaklaştığını söyler. Kendimize, uygarlığımıza şöyle çağlar ötesinden bakmak isteyenler için ideal. Hatta sürekli hayatın akışına kapılıp nasılsa bu bakışı muhteşem unutacağımızdan, tekrar tekrar okunası...
Göğü Delen AdamErich Scheurmann · Ayrıntı Yayınları · 202013,9bin okunma
Murad ve Gökçen aşkını ilk kez Alper Çağlar'ın üstlendiği 'Börü' dizisinde görmüştüm. Dizide, Gökçe ile Murad'ın kavuşamaması tesadüf değildi. 'Deli Kurt' romanına bir gönderme vardı. Bugün, nihayet romanı bitirdim. Roman ile ilgili güzel bir özet sunacağım, ancak bu özet spoiler içerir şimdiden teşekkürler.
Roman,
Arkadaşlar geç kalınmış bir seyir oldu ama sonunda seyrettim ve sizlerle paylaşmak istedim. Alper Çağlar'ın yönettiği Dağ-2 filminden bahsediyorum. 2 ayı geçkin bir süredir vizyonda ve hala dolu salonlarda oynuyor. Sizden ricam gitmeyen varsa mutlaka gitsin. Türk sinemasının en iyi yapımı diyebilirim bu filme. Gel gör ki şimdiye kadar en yüksek gişeyi elde etmiş Türk filmi Recep İvedik-4 müş. İzlemedim izlemeyi de düşünmüyorum. Ama yazmadan da duramadım.. Recep İvedik gibi basit bir film 7 küsur milyon gişe yapmışken böylesi bir film nasıl 3 milyonlarda kalır. Ülkecek sinema algımız bu kadar mı düşük diye sorgulatıyor insana. Gidin arkadaşlar, gidin ve izleyin. Pişman olmayacağınıza eminim. Hatta tavsiye edecek birilerini arayacaksınız ben gibi.. Tebrikler Alper Çağlar...
Dağ, Dağ 2 filmleri ve BÖRÜ dizisiyle tanınan başarılı yönetmen Alper Çağlar, Türk milletine seslendi:
"Canı her daim sıkkın dostlar, size biraz moral vermek istiyorum.
Bu toplumsal depresyona dayanan 'battık bittik' muhabbeti hem kabak tadı verdi, hem de teslimiyetçi, iradesi sallantıda ezik bir Türk gençliği yaratıyor.
Çoğunu okumadım sağdan soldan derledim:
Aşkın Şehidi - Ahmet TURGUT (Bozkırın Sırrı Türk Peygamber romanını öneririm)
Aşkın Elçisi - Ahmet TURGUT
Aşkın Secdesi - Ahmet TURGUT