Bu, ilk sayfasından itibaren (burası abartı değil, cidden ilk sayfasından itibaren) aksiyon temposu hiç ama hiç düşmeyen bir Hollywood filmi tadında bir kitap. “Aksiyon ve gerilim” yazmak isterdim ama, belki de eşzamanlı ülkemde olup bitenlerden ötürü (6 Şubat depremi ve sonrası), gerilim kısmını pek hissedemedim ben.
Diyaloglar, olay örgüsü, düğümlerin çözülüşü.. tıpkı bir Hollywood filmini anımsattı bana, hani şu 90’lar veya 2000’lerde yapılanlardan. Kitap ile ilgili güzel olansa, bir film izlerken olsa “Yok artık bu ne saçmalık yaa” diyebileceğim şeyler, hikayeyi kitaptan okuyor oluşum sayesinde anlamlı hale geliyor çünkü kitap tüm “saçmalık”lara tek tek kendi içinde tutarlı açıklamalar getiriyor.
Düşmeyen temposu sayesinde “reading slump”a giren, okumaktan pek de hoşlanmayan veya ne okuyacağından emin olamayan kararsızlara iyi gelecek bir kitap olabilir. Ama kurguyu fazla ciddiye alan biri için, içeriği itibarıyla (İllumunati, din & bilim tartışmaları, Katolik kilisesi ve ritüelleri vs) rahatsız edici de olabilir, orası da son derece kişisel bir durum.
Kitap boyunca İtalyanca kelimeler ve cümleler çıkıyor karşınıza. Çoğu yerde açıklaması veya çevirisi de bulunuyor tabi; İtalyanca bilmeseniz de anlamaya engel olacak bir durum yok. Ama eğer azıcık da olsa İtalyancanız varsa, o zaman da pek tatlı oluyor, orada yazılanları direkt olarak anlayabilmek ayrı bir keyif veriyor.