Bu sözleşme yalnızca kadınlar için değil, özgürlük, eşitlik ve adalet arayan her birey için iyileştirici bir reçetedir.
Elbette bu reçeteyi zehir olarak tanımlayanlar da var. Peki kim bunlar?
Bunlar;
Ataerkil bir yapıyla yüzyıllarca kadını evin içine hapseden, onu tıpkı bir köle gözüyle gören, onu çocuk yapmak, erkeğin cinsel ihtiyacını karşılamak ve yemek yapmak dışında bir yere konumlandıramayan, baskıcı ve totaliter bir anlayışın mahsulleridir.
Kendi algılarında yarattıkları tek tip erkek ve kadın modelinin dışına çıkamayıp farklı düşünceleri, farklı cinsel yönelimleri, farklı yaşam biçimlerini kabul etmeyenlerdir.