Yılmaz Erdoğan’ın Otlu Peynir Şiiri ( 94-95 Yılları Hakkari ve Babam )
“Soğuk ve şehirlerarası otobüslerde vazgeçtim çocuk olmaktan …. ve beslenme çantamda otlu peynir kokusuydu babam.. Yıl 1995 Yüksekova’nın ilk ve tek radyo kanalı Feza TV’de bu Yılmaz Erdoğan’ın şiiri paylaşıldı. Annem beni hemen yanına çağırdı. Birlikte dinlemeye başladık. Ben küçüğüm tabi anlamam sanmayın. O sıralar kaymakamın kızı Belemir’e
200 beğeni olur mu?
Annem bana hep şöyle derdi; Kalbini oluşturmak 9 ayımı aldı, Kimsenin 15 dakikada kırmasına izin verme.
Reklam
Deniz İçilmekle Bitmez...
Bu yazı ne bir ağıttır ne bir sitem, bu yazı bir utançtır... Küçüklüğümden beri bende kalan bir alışkanlık vardır herhalde annem yüzünden. Okula beni geç kaldırınca sadece ekmek ve domates verirdi "hızlıca ye, bir yudum çay da iç hemen git okuluna," derdi. Şimdilerde de kısa bir vaktim varsa bir şey için, ekmek arası domates yapıp
Annem hep abilerimi sevdi evde güzel bir yemek olunca sen yeme onlar erkekler onlar yesin derdi sorarsanız oda annesininden öyle görmüş ama ben öyle olmuyacağım, Allah nasip eder ve çocuklarım olursa onları kız erkek ayrım yapmadan seveceğim.
"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun." Birhan Keskin, fakir kene "Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
‘‘ İnsan çekeceği çileye aşık olurmuş. ’’ derdi annem. Şimdi anlıyorum, beni yorsada neden vazgeçemediğimi.
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.