Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Yemiyor-içmiyor-uyumuyor ama telefon vaat edildiğinde asık suratı gülüveriyorsa çocukta telefon bağımlılığı vardır. Bu nihayet bir bağımlılıktır çünkü bağımlılığın düzeyleri vardır; kimi sigara kimi eroin düzeyinde yakalanmıştır, yeri gelir sakızın da bağımlılığı olur. Çocuk şayet başka türlü rahat etmiyor l, telefonu görüldüğünde 'huzura' kavuşuyorsa bağımlılık tehdidi altındadır ve bu bir risktir.
Televizyon (ekran), internet, sosyal medya ve dijital oyunlar, biz anne babaların hayatında büyük bir yer kaplamaktadır. Kimi anne babanın hayatında bu dijital teknolojiler alışkanlık kimi anne babanın hayatında ise bir bağımlılık haline gelmiştir. Anne babanın davranışlarını önce taklit sonra örnek alarak davranış haline getiren çocuklarımız ise anne babalarının hayatlarında bıraktığı boşlukları bu teknolojiler ile doldurmaya, bilinçsizce ve uzun süre bu teknolojileri kullanarak da bu teknolojilere bağımlı hale gelmektedirler. Psikolojik ve sosyal davranış bozukluklarının temelini oluşturan teknoloji bağımlılığı televizyon gibi tek yönlü ve pasif, bilgisayar, internet gibi çift yönlü ve aktif olmaktadır. Çocuklarımızın psikolojik ve sosyal karakteri, gelişimini tamamladığı yaşa kadar şekillenmektedir.
Sayfa 43 - Kitapyurdu Doğrudan YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
Stres altında iken gerçeklerden kaçmak ve negatif duygularını gidermek, problemini unutmak için internete girenlerde internet bağımlılığı riski yüksektir.
Sayfa 72 - Timaş YayınlarıKitabı okudu
İnternet bağımlılığı öncesinde bu insanlar kendilerini dünyada kaybolmuş ve yalıtılmış hissediyordu. Çevrimiçi dünya bu gençlere açlığını çektikleri ama içinde yaşadıkları ortamda kaybolmuş bir şey sunuyordu - önem verdiğiniz bir hedef, bir statü ya da bir kabile gibi. "Çokoyunculu oyunlar son derece popüler," diyor Hilarie. "Burada bir birliğin -ekibin- parçası olup o birlik içinde statü kazanıyorsunuz. Bu gençlere soracak olursanız bunun olumlu yönü şu: ‘Ben bir ekip oyuncusuyum. Ekip arkadaşlarımla nasıl işbirliği yapacağımı biliyorum.' Özünde kabilecilik bu.” Böyle bir şeyin parçası olduğunuzda, diyor Hilarie, "alternatif bir gerçekliğin içine gömülüp nerede olduğunuzu hiç bilemez hale gelebiliyorsunuz. İşin zorluklarının, işbirliği yapma fırsatlarının, içinde bulunduğunuz ve statü sahibi olduğunuz topluluğun sizi ödüllendirdiğini hissediyorsunuz – ve bu dünyada gerçek dünyadan çok daha fazla kontrol sahibisiniz".
Sayfa 110Kitabı okudu
Çünkü birey giderek daha da silikleşiyor Bu yüzden etkimiz azaldıkça etkileyen (influencer) olmaya çalışıyoruz. Varlığımıza dış dünyada karşılık bulamadıkça sosyal medyada görülmek için çırpınıyoruz. Metropollerde yaşamanın getirdiği kırsala bağımlılık, dışa bağımlılık, finansal bağımlılık ve sosyal medyayla birlikte hızla artan onay bağımlılığı arttıkça kimseye ihtiyacımız olmadığını kanıtlamaya çalışıyoruz. Olsun istediğimiz ne yoksa, onu oldurmaya değil, o varmış gibi davranmaya, onun varlığını başkalarına ispatlamaya çalışıyoruz. Sistem de bunu dayatıyor zaten. Bireyin geçerliliğini kapitalist propaganda ile sistem belirliyor ve bu geçerlilik ne olduğunuza değil, nasıl göründüğünüze, dışarıya nasıl bir imaj çizdiğinize bağlı. Bu bağlamda sosyal medya öyle elverişli bir zemin sağladı ki herkes kendi reklam panolarında kendi imajını servis etmekte ve kendi propagandasını yapmakta artık. İnternet, sosyal medya, partner bulma siteleriyle birlikte birey dünya çapında kalabalıklara ulaşabiliyor ve fakat kitlelere erişimi arttıkça daha da yalnızlaşıyor, izole oluyor, dolayısıyla daha güvensiz, daha kaygılı, ruhsal hastalıklara daha yatkın hale geliyor.
Konuyla ilgili farklı araştırmalara baktığımızda gençlerin; • %79’u haftada en az bir kez sosyal medyayı kontrol ettiklerini ve TikTok, Youtube videoları izledikleri, • %32’sinin YouTube’suz yaşamak istemedikleri, • %65’inin her gün akıllı telefon veya tabletten bir şeyler izledikleri, • %43’ünün online oyun oynadıklarını tespit edildi. Başka bir ankette, 12 yaş altı çocuğu olan ebeveynlerin %71’i, çocuklarının ekran karşısında çok fazla zaman geçirmesinden endişe duyduklarını söyledi.
Reklam
Birey, eş zamanlı internet kullanımı ve duygudurum değişimini birkaç kez deneyimlemesinin ardından internet kullanımını alışkanlık haline getirebilmektedir ki bu da artık internet kullanamadığında tolerans ve muhtemelen de geri çekilme semptomları yaşamasına neden olabilecektir. Bu nedenle internet bağımlılığının sıklıkla depresyon, bipolarite ve sınırda kişilik bozukluklarına(borderline) eşlik etmesi şaşırtıcı değildir.
Moleküler düzeyde, internet bağımlılığından muzdarip bireylerin beyinlerindeki dopaminerjik aktivite azalabilmektedir çünkü bu durum ödül eksikliğine yol açmakta ve onları internet kullanımıyla ilgili sorunlar geliştirmeye karşı daha savunmasız hale getirmektedir. Dolayısıyla internet, olumsuz duygu durumu yatıştırmak için kullanılmaktadır.
İnternet bağımlılığı öncesinde bu insanlar kendilerini dünyada kaybolmuş ve yalıtılmış hissediyordu. Çevrimiçi dünya bu gençlere açlığını çektikleri ama içinde yaşadıkları ortamda kaybolmuş bir şey sunuyordu - önem verdiğiniz bir hedef, bir statü ya da bir kabile gibi.
Sayfa 110Kitabı okudu
İnternet Bağımlılığı
İnternet bağımlılığı, çevrimiçi uygulamaların aşırı kullanımını içeren ve bundan etkilenen bireylerin yaşamları üzerinde zararlı etkilere yol açan davranışsal bir bağımlılık olarak kavramsallaştırılmıştır.
269 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.