Aristo'nun yaratıcı yazarlığından öğrendiklerimiz 1)Hikaye öykünün ruhudur. İyi bir hikaye yoksa iyi bir öykü de yoktur. 2)Hikaye bir düşünce ve hakikat barındırmalıdır. 3)Yazarın hissediği şeyi yazması, inandırıcılığı etkileyecektir. 4)Olaylar doğal olarak sıralanmalı yani kurgu sağlam olmalıdır. 5) Karekterler inandırıcı olarak seçilmelidir. 6)Dil iyi kullanılmalıdır. 7)Metnin birliği sağlanmalıdır. 8)Baht dönüşü ve tanıma gerçekleşmelidir.
Baht dönüşü eylemlerin tersine dönmesidir, bu dönüş de dediğimiz gibi olasılık ya da zorunluluk esasına göre olur.
Reklam
O halde öykünün iki öğesi bunlar: baht dönüşü ve tanıma. Bir üçüncüsü de duygu öğesidir. Bunlardan baht dönüşü ve tanıma hakkında konuşuldu; duygu öğesi ise zarar veya rahatsızlık veren bir eylemdir, örneğin uluorta ölümler, büyük ızdıraplar, yaralanmalar ve benzerleri.
"Bazı öyküler basittir, bazılarıysa karmaşık. Öykülerin taklit ettiği eylemler böyledir de ondan. Basit eylem derken daha önce tanımlandığı gibi' süreklilik arz eden ve birlik oluşturan? ama geçişinde baht dönüşü ya da tanıma içermeyen eylemi kastediyorum, karmaşık eylem derken de geçişinde baht dönüşü, tanıma ya da her ikisini içeren eylemi. Ama bunlar [baht dönüşleri ve tanımalar], kendilerinden önceki olayların zorunlu ya da olası sonucu olacak şekilde öykünün düzenlenişinin kendisinden doğmalıdır."
Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - Ne de olsa bir olayın bir olaydan dolayı gerçekleşmesiyle bir olaydan sonra gerçekleşmesi arasında çok fark vardır.
14. bölüm bilmek ve eylemek
Bu bölümde büyük bir sorun var. Tragedya ozanı karmaşık bir öykü kurarken dört seçenekten birini benimseyebilir: (1) “Eski ozanlardaki gibi” karakter durumu bilir ve eylemi gerçekleştirir, örneğin Medea. (2) Karakter durumu bilmez ama eylemi gerçekleştirir, durumun sonradan farkına varır, örneğin Oidipus. (3) Karakter durumu bilmez ama eylemi
Sayfa 88
Korku ve acıma uyandıran baht dönüşü nasıl bir karakterin başından geçer?
Kimilerine göre, iyi örülmüş bir öykünün çift yanlı sonuçtan çok, tek yanlı bir sonucu olmalıdır; değişim bedbahtlıktan bahtiyarlığa değil, tersine bahtiyarlıktan bedbahtlığa doğru gerçekleşmeli ve değişimin nedeni ahlaksal kötülükten ötürü değil de, yukarda bildirilen özellikten, yani kötüden çok, iyi olan bir kişinin işlediği ağır bir suçtan ötürü olmalıdır.
Sayfa 34 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları - XIII. BölümKitabı okudu
Reklam
24 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.