Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Bu gecelerin hiçbiri asla bir diğerine benzemeyecekti tabii; biz her birinde gökteki yıldızların arasından inip bir kez daha çarmıha gerildiğimiz, her birinde yeniden ölüp yeniden dirildiğimiz, her birini yazılmamış bir kitap tadıyla okuyup okunmayacak bir kitap tadıyla yazdığımız ve her birinde çocukluğumuzla ihtiyarlığımızı baş döndürücü bir hızla hemen hemen aynı anda yaşadığımız için, hepsi ayrı tatta, ayrı renkte ve ayrı uzunlukta olacaktı.
Sayfa 22
“Hocam, hayat nedir?" diye sorar Alaaddin. Haraptarlı Nafi de, sakalını bir süre sıvazladıktan, yüzünü çevirip bir süre penceredeki yıldızlara baktıktan ve ağzını belli belirsiz şapırdattıktan sonra, sanki yanıtı çoktan hazırmış da nicedir onu susuyormuş gibi; "Hayat nedir diye sorarsan, bilmiyorum evlat," der emin bir sesle, "sormazsan, biliyorum...”
Reklam
Haz çok kısa sürer, müzik bizi sadece bir anlığına yükseltip daha hüzünlü bir halde yere bırakır, fakat uyku bir tela­fidir. Bizi terk ettiğinde bile, yeniden acı çekmeye başlamamız birkaç saniye sürer; ve uykuya her dalışımızda, kendimizi bir dostun kollarına teslim ettiğimiz hissine kapılırız. Vefasız bir dost olduğunu biliyorum, bütün diğer dostlar gibi; çok mutsuz olduğu­muzda o da bizi terk eder. Ama er ya da geç, belki farklı bir isimle geri geleceğini ve sonunda onun kollarında dinleneceğimizi bili­riz. Rüyasız olduğunda mükemmeldir; denebilir ki, uyku her ak­şam bizi hayattan uyandırır.
Dert sahibi birinin hüzünlü müzik dinleyerek derdini artırması d a b u ş e ki l d e açıklanabilir . Müzik derdi çözmez ama acıdan duyulan haz zihni oyalamaya yeter. Ayrıca müzik dinlemenin dopaminle ilişkisi de tespit edilmiştir . Bir şarkıyı birkaç dinleme sonrasında beyin şarkının bazı bölümlerinde beklenti oluşturur. O kısımda şarkıcının ne söyleyeceği doğru tahmin edildiğinde beklenti karşılanır ve bir haz yaşanır. Bugünkü müzik uygulamalarında rastgele müzik seçimi ve çok şarkıya ulaşım bu hazzı yaşatmak içindir.
Sosyal medya “an”ların resmi ile dolu. Gülen, eğlenen, gezip tozan insanların anları. “Sanal olan gerçektir” sloganı ne yazık ki bizi yanılsamanın en büyüğüne götürüyor. Dünyada yaşanmış ve yaşanılacak anlardan koparılmış bir anın verdiği haz ne olabilir ki? Tam tersine bu hal bana pek hüzünlü geliyor, zamanın kontrolünü, tasarrufunu elinde tutamayacak insanın kendisine bahşedilen tek bir ana sığınmasının hüznü…
Benimkisi, hiçbir zaman hiçbir şeyle açıklanamayacak kadar derin, hiç kimsenin anlayamayacağı ölçüde karmaşık ve acayip bir yorgunluktu.
Sayfa 150 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Hayat nedir diye sorarsan, bilmiyorum evlat, “ der emin bir sesle, “sormazsan, biliyorum…”
Sayfa 149 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Arada bir sesini duyuyor ve şehrin içinde bir yerlerde olduğunu biliyorum ama, çoktan beri yüzünü göremiyordum onun.
Sayfa 21 - Everest YayınlarıKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.