Aynı mahalledeki insanlar birbirine yabancı, aynı mahalledeki hatta aynı evdeki insanlar. Her ev meçhule giden bir tren kompartımanı.
“İnsanların neler yapabileceğini asla bilemezsin.”
Reklam
İnsanlar arasında dolaşıyorsun, yüzlerine bakıyorsun -sonra birden yüzleri değişiyor- karşındaki artık o tanıdığın, bildiğin yüz değil, bir yabancı... korkunç bir yabancı...
“İnsanlar arasında dolaşıyorsun, yüzlerine bakıyorsun -sonra birden yüzleri değişiyor- karşındaki artık o tanıdığın, bildiğin yüz değil, bir yabancı… korkunç bir yabancı…”
Sayfa 236Kitabı okudu
İNCELEMEMDE BAHSETTİĞİM ALINTI!
Kurtulmak, kazanmak, güçlenmek istiyorsanız harekete geçin! Mesela bir yabancı dili çok iyi öğrenip Kudüs'te olan biteni her mecrada anlatabilirim. Varsa müzik yeteneğim, özgür Kudüs için bir şarkı yapıp dillere dolayabilirim. Bir yolculuk yapacaksam rotayı Filistin'e çevirebilirim. Evdeki dünya haritasından İsrail kelimesini silip o toprakların gerçek ismini çocuklarıma öğretebilirim. Bir senaryo yazarak intifadanın ne olduğunu beyaz perdeye aktarabilirim...
Sayfa 110 - Cezve yayınları
Gidecek bir yeri kalmayınca dikkati karısının üstünde yoğunlaştı. Vuslat’ın çizgiler arasında kaybolmuş hareli gözlerinde keder gördü. Bir öğle üzeri karısının saçlarının neredeyse tümünün beyazlamış olduğunu fark etti. Çok şaşırdı. Karısı o anda gözüne hem çok yakın hem de hiç görmediği kadar yabancı göründü. Vuslat mutfakla oda arasında gidip geliyor, öğle yemeği için masayı hazırlıyordu. Aziz Bey sanki, yıllar sonra yaşlanmış, fazlasıyla yıpranmış bir halde karşısına çıkmış eski bir arkadaşa bakar gibi Vuslat’a bakarken, kadın her zamanki solgun sesiyle ‘’Yemek hazır’’ dedi. Aziz Bey alt perdeden bu seste, sesin solgun tonunda ve yemeği sofraya getiren karısının yorgun adımlarında annesini buldu, ürperdi. Bu kadarla kalmadı. Kalkmak için koltuğun kollarını kavramış elleri gözüne ilişti. Kendi elleri.. Bu eller tıpkı babasının elleriydi. Ansızın, evlilikleri boyunca bu evin odalarında, memnuniyetsiz bir ifadeyle dolaşan adamın kendisi değil, babası olduğunu fark etti, dehşete kapıldı. Hiç farkına varmadan babası olmuştu. Kalbini karısına açmayan, evinin dışındaki hayatı evinin içindekinden daha önemli bulan, evdeki yürek sızılarını anlamayan, anlasa da umursamayan, çehresi daima asık, sesi daima gür ve azarlamaya hazır babası.
Reklam
Öncesinde tuhaf ve yabancı gelen, sonra evdeki bir şey gibi oluyor."
Sayfa 25
Bazen bütün hayatından ve tanıdığı herkesten nefret ediyordu.
Gerçeklik algıları değiştikçe insanlar birbirlerine aşık oluyor ya da birbirlerinden vazgeçiyor...
Zaten aşk, büyük bir yanılgıdan başka bir şey değildi. İnsanlar gerçeklere değil, bir ideale aşık olurdu.
246 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.