Hem peder ve valideyi şefkatle teçhiz eden ve seni onların merhametli elleriyle terbiye ettiren hikmet ve rahmet hesabına onlara hürmet ve muhabbet, Cenâb-ı Hakkın muhabbetine aittir. O muhabbet ve hürmet, şefkat, Allah için olduğunun alâmeti şudur ki; Onlar ihtiyar oldukları ve sana hiçbir faideleri kalmadığı ve seni zahmet ve meşakkate attıkları zaman, daha ziyade muhabbet ve merhamet ve şefkat etmektir.
“Bize ne irs-ı peder, ne servet ü ne cah kalmıştır, Şuûr-ı hikmete karşı bir Eyvallah kalmıştır.”
Yakamoz Kitap 2015Kitabı okudu
Çocuk taziyenamesi -17. mektup
25. Lem'a ' nın zeyli 17. Mektup
Evladı vefat eden bir talebeye hitaben...
Kazaya rıza kadere teslim İslamiyet'in bir şiarıdır.
- 3 sahife olup ehemmiyetine nispetle bir şaheserdir.
Bu durum içindeki müjdeli 5 noktayı beyan eder
1..Nokta= Kuran'ı hakim sure-i Vakia da 17. ayet "vildanun muhalledun" ölümsüz
Hem peder ve vâlideyi şefkat ile teçhiz eden ve seni onların merhametli elleriyle terbiye ettiren hikmet ve rahmet hesabına onlara hürmet ve muhabbet, Cenab-ı Hakk'ın muhabbetine aittir.
Peder ve valideyi şefkat ile techiz eden ve seni onların merhametli elleriyle terbiye ettiren hikmet ve rahmet hesabına onlara hürmet ve muhabbet, Cenab-ı Hakkın muhabbetine aittir.
Sayfa 1041
Muhabbet, çendan ihtiyarî değil. Fakat ihtiyar ile muhabbetin yüzü, bir mahbubdan diğer bir mahbuba dönebilir. Mesela, bir mahbubun çirkinliğini göstermekle veyahut asıl lâyık-ı muhabbet olan diğer bir mahbuba perde veya âyine olduğunu göstermekle muhabbetin yüzü, mecazî mahbubdan hakiki mahbuba çevrilebilir.
İkinci Nükte: Ta'dad ettiğin
32.söz/3.mevkıf/2.noktaKitabı okudu
Bize ne irs-ı peder, ne servet ü câh kalmıştır,
Şuûr-ı hikmete karşı bir eyvAllâh kalmıştır.*
Sultan Veled
-------------------------------------------
Bizlere babamızdan maddî bir miras, büyük bir servet ve makam kalmadı. Bizlere kalan (bunlardan çok daha kıymetli, bizleri evvelkilerin mevkiine erdiren) Hakk'ın hikmet tecellîlerini eyvAllah'la karşılama hâlidir.
Sayfa 140 - insan yayınları ☪ birinci baskı, 2009 - edebiyat dizisi : 38Kitabı okudu
Ekl ü şürbde* bu lezzeti mütecelli etmesindeki hikmet-i ilahiye muhtaç-ı izah değildir sanırız. Bu lezzeti ne gibi bir hizmetin mükâfatı olarak icat ettiğini biz söylemeksizin kariîn-i kiramımız* feraset-i mahsusalarıyla* anlarlar. Bu lezzet olmasaydı. idame-i hayatın mevkufü'n-aleyhi* olan o çiğnemek, yutmak, hazm etmek hidemat-ı müteabbesine* katlanır mıydık? Bu lezzetin fıkdanı* hâlinde ekl ü şürb bizim için âdeta değirmen çeviren bir beygirin buğday öğütmesi nevinden bir angarya olmak hükmünden öteye geçmezdi.
Sayfa 33 - *ekl ü şürb: yeme içme *kariîn-i kiram: değerli okuyucular *feraset-i mahsusa: kavrayış *mevkufü'n-aleyh: temel dayanak *hidemat-i müteabbe: zor hizmetler *fıkdan: yoklukKitabı okudu
Hz Peygamberin (asm) Hz Zeynep (ra) ile tezevvücü (evlenmesi)
Yedinci Mektub
بِاسْمِه۪ سُبْحَانَهُ وَاِنْ مِنْ شَيْءٍ اِلَّا يُسَبِّحُ بِحَمْدِه۪
اَلسَّلَامُ عَلَيْكُمْ وَ رَحْمَةُ اللّٰهِ وَ بَرَكَاتُهُ اَبَدًا دَائِمًا
Aziz kardeşlerim!
Bana söylemek üzere Şamlı Hâfız'a iki şey demişsiniz:
Birincisi:
"Hazret-i Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm'ın Zeyneb'i tezevvücünü; eski
Sayfa 27Kitabı okudu
Valideyn
Hem peder ve vâlideyi şefkat ile teçhiz eden ve seni onların merhametli elleriyle terbiye ettiren hikmet ve rahmet hesabına onlara hürmet ve muhabbet, Cenab-ı Hakk'ın muhabbetine aittir. O muhabbet ve hürmet, şefkat lillah için olduğuna alâmeti şudur ki: Onlar ihtiyar oldukları ve sana hiçbir faideleri kalmadığı ve seni zahmet ve meşakkate attıkları zaman, daha ziyade muhabbet ve merhamet ve şefkat etmektir.
