Savaşa gitmek mi istersin, git asker,
Gidenin bir daha gelmediği
Kanlı, kuduran savaşa.
Burda olacağım geri dönersen,
Yeşeren karaağaçlar altında
bekleyeceğim seni,
Bekleyeceğim çıplak ağaclar altında,
Dönünceye dek en son asker,
Bekleyeceğim seni daha da çok.
Sen geri gelince savaştan
Göremeyeceksin kapıda başka bir çizme.
Yanımdaki yastık hep boş kalacak.
Dokunmamış olacak dudağıma başka dudak.
Bıraktığım gibi diyeceksin her şey,
Sen geri gelince savaştan,
Sen geri gelince.
Ne hukuk ne tıp, ne de maliye uzmanıyım. Nemli bir saman çöpü gibi tümcelerle sarılıp sarmalanmışım, fosfor gibi parıldayarak akkor oluyorum. Konuştuğumda her biriniz, ‘Aydınlandım. Akkor gibi parıldıyorum’ duygularına kapılıyorsunuz. Küçük oğlanlar, oyun alanlarında, karaağaçlar altında, sözcük dizileri dudaklarımdan fıkırdayıp yükselirken, ‘İşte bu güzel, işte bu güzel,’ duygusuna kapılırdı. Onlar da fıkırdaşıyorlardı, benim sözcüklerimle kaçıp kurtuluyorlardı. Ama yalnızlık içinde gûçsüzleşıyorum. Yalnızlık benim çözülüşüm.
Savaşa gitmek mi istersin, git asker,
Gidenin bir daha gelmediği
Kanlı, kuduran savaşa.
Burda olacağım geri dönersen,
Yeşeren karaağaçlar altında bekleyeceğim seni,
Bekleyeceğim çıplak ağaclar altında,
Dönünceye dek en son asker,
Bekleyeceğim seni daha da çok.
Sen geri gelince savaştan
Göremeyeceksin kapıda başka bir çizme.
Yanımdaki yastık hep boş kalacak.
Dokunmamış olacak dudağıma başka dudak.
Bıraktığım gibi diyeceksin her şey,
Sen geri gelince savaştan,
Sen geri gelince.
"- Alman idolüne tapmaktansa, bütün ömrümce bir Kırgız çadırında göçebe yaşamı sürmeyi yeğlerim!
diye bağırdım.
- Ne idolüymüş o?
diye bağırdı general, artık cidden öfkelenmeye başlıyordu.
- Almanların birikim yapma yöntemi. Uzun zamandır burada değilim belki, fakat Tatar damarımı kabartacak kadar gözlem yapmaya ve bunları doğrulamaya fırsat