Bana bahşedilen, hayatın içimde duyduğum sesini takip etmek; anlamını ve amacını tam bilemesem de, beni neşeli yollardan alıp giderek daha karanlık, daha belirsiz yollara götürse de, bu sesi takip etmek.
Epub-Ihlamur ÇiçekleriKitabı okudu
Yeniden doğacağız...
Nasıl insanlık ; bugüne kadar adeta gündüz ve gecenin birbirini takip ettiği gibi hep "hep hakkı üstün tutan" bir aydınlık döneminden sonra, "kuvveti üstün tutan bir karanlık zulüm dönemi yaşamışsa" , takriben 3 asırdan beri insanlığa zulmeden, karanlık Batı medeniyetinin arkasından şimdi inşallah hakkı üstün tutan aydınlık saadet dönemine geçecektir.
Sayfa 221
" Bu birkaç gün içerisinde kızlarda büyük bir değişiklik göze çarpıyor. Oyun oynama ve gülümseme isteklerini kaybetmişler, gözlerindeki o eski neşeli ve tasasız parıltıdan eser yok. İçlerinde huzursuzluk,belirsizlik ve etraflarındaki bütün insanlara karşı vahşi bir güvensizlik hâkim. Kimsenin sözüne inanmıyor, her sözcüğün arkasında yalan ve kasıt arıyorlar. Gün boyunca etraflarını kollayıp izliyor, her hareketi pusuda takip ediyor,her titreşim ve vurguyu dikkatle yakalıyorlar. Her şeyin epsinde birer gölge gibi takılıyor, tek bir kelime yakalamak için kapılar dinliyorlar; sırların üzerindeki karanlık ağı isteksiz omuzlarından silkeleyip atmak veya ağın içindeki delikten gerçek dünyaya yalnızca bir anlığına bakabilmek için tutkuyla dolu bir çaba sarf ediyorlar. O neşeli, tasasız körlüklerini , çocuksu inançlarını kaybetmiş gibiler. Ayrıca son zamanlardaki hızlı gelişmeler nedeniyle, yeni patlamaları kaçıracaklarından korkuyorlar. Etraflarının yalanla çevrili olduğunu öğrendiklerinden beri kendilerini de inatçı, sabırlı,kurnaz ve yalancı görüyorlar. Anne ve babalarının yanında sahte bir çocuksuluğa bürünüyor ve ani bir hareketlilikte alevleniyorlar. Mizaçlarında sinirli bir huzursuzluk hâkim ve eskiden gözlerinde hemen fark edilen parıltı şimdi yerini derin bir öfkeye bırakmış. Sonu gelmeyen gözetleme ve casusluk girişimlerinde o kadar çaresizler ki,birbirlerine daha içten bir sevgi duymaya başlıyorlar. Bazen bilmezlik duygusu ve aniden beliren şefkat ihtiyacıyla birbirlerine sıkıca sarılıyor veya gözyaşlarına boğuluyorlar. Hiç sebep yokken sanki hayatları bir krize girmiş gibi."
Aydınlığı karanlık takip ederdi.
Düzeniyse karmaşa...
Esas olan, her şeyin yitirildiğiydi. Her şey bozulurdu. Mükemmel biçimde sıralanmış kristal sonunda toz parçacıkları haline gelirdi.
Her fikir seni büyűsüne takıp sürüklüyor. Bunu bildiğin için dıșarıdan gelen tesirlere kafanla değil, inadınla mukavemet ediyorsun. Bu inat nedir bilir misin? Șahsiyetsizliğin yerini alan kör ve karanlık bir benlik duygusudur.
"Zavallı fanilere musallat olan en kötü şey," dedim. "Yani, bütün yalınlığıyla, ne ışık ne de ses isteyen, akılla pazarlık etmeyen, sağır eden ve karartan ve boğan bir KORKU. Beni koridor boyunca takip etti, odada benimle dövüştü..."
