Ancak beşer, onar kişiden oluşan bu partilerin ulus gözünde bir yerleri olmadığından ve ulus temsilcilerini bu kez İstanbul'daki politikacılardan değil, kendi içindeki öz yurttaşlardan seçmekte olduğundan, bunlar başarılı olamayacaklarını anlayarak telaşlanıyorlar. Buna karşı bizim elimizden ne gelebilir? Bu noktadaki gerçek karşısında hükümetin kararsızlığı şaşılacak şeydir. Sözü edilen baskı nerede, kimin tarafından nasıl yapılmıştır?