Modern yaşamın en derin sorunları, toplumun egemen güçlerine karşı, tarihsel mirasın, kültürün ve yaşam tekniğinin ağırlığına karşı, bireyin kendi varoluş bağımsızlığını koruma çabasından doğar.
Binlerce yıllık insanlık macerası, aynı zamanda da hararetli bir özgürlük yolculuğudur. Ölüm-yaşam kıskacındaki insan kısacık hayatında belirsizlikler ve güç ilişkileri ile boğuşur; kendi akışını, varlığını, arayışını sürdürmek, gürleştirmek ya da kendi durgunluğunu, sabitliğini korumak istenciyle, doğayla bir mücadele yürütürken, genellikle toplumsal varoluş içinde sönümlenir. Çağımızın toplumsal ilişkileri içinde,, belli değerler doğrultusunda yetişen ''birey'', üretim-tüketim-eğitim-eğlence ve özel hayat gibi kategorize ettiği yaşam alanlarında, toplumsal kurumların belirlediği sınırlara göre yaşamaktadır. (...) Bu sınırlar, zorunluluklar, değerler ve görevler içinde, insan, kendi kendini, oluşturduğu uygarlıkla tutsak etmiştir.
Reklam
Bilgi kurumsal sınırlarını aşmak, demokratikleşmek, yeniden sahiplenilmek durumundadır. Yeraltında bile olsa, kırgınlaştırılmış da olsa ulaşılabilir olmalıdır. Bugün her yerde öğrenmek, anlamak, düşünmek, konuşmak ve yorumlamak açlığı var.
Arzulɑrım kɑldı bir Arɑp ɑttɑ Koymɑ kadir Mevlɑ'm gɑmdɑ firkɑttɑ Düğünde bɑyrɑmdɑ ɑğır ziynette Anɑr m'olɑ emmi dɑyı il bizi Getir oğlan ben geyeyim postumu Kimse bilmez gɑrɑzımı kastımı Gurbet ilde koydum geldim dostumu Geri dönsem kınar m'olɑ il bizi Dost elinden içtim içtim mat oldum Kɑhpe felek güldü ben de şad oldum Emmiden dɑyıdɑn dosttan yad oldum Ne zɑmɑn uzɑğɑ ɑttı yol bizi Kɑrɑcɑoğlɑn dermɑnım vɑr demim vɑr Yɑr yitirdim düşüncem vɑr gɑmım vɑr Yedi deryɑ içinde bir gemim vɑr Atɑr m'olɑ bir kenɑrɑ sel bizi
Aşkım Kendin Ol Sadece Sen Bir beyaz kağıt gibi ol, ya da gökyüzünde, semada, arşında üstünde beyaz bir melek gibi ol. Hiç işlenmemiş bir günah gibi ol doğmamış bir insan gibi doğ bu acımasız dünyaya Doğ ki sen dünya için değil dünya senin için dönsün. Söylenmemiş bir yalan gibi ol düşmesin dilinden dökülmesin kalbine tek bir hece ya ateş kadar kırmızı ol yansın seninle kalbindeki gök kuşağı veya bir su ol bırak bulsun kendi yatağını. Öyle bir tövbe ol ki mabet diye kapansın melekler, açılsın arştan gönül kapısı ve öyle bir sevgi ol ki sevmek için sevilmeye muhtaç olma! Bir taş ol ki parmaklıklar kur içine müebbet ceza ver sevgiline... Öyle bir gözyaşı ol ki her damlası can olup cananı bulsun ona pınar olup onunla boğulsun. Öyle biri ol ki aşkım kendin olsun sadece sen.
805 öğeden 811 ile 805 arasındakiler gösteriliyor.