Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Allah kullarından imkânsız bir şey istemiyor; peygamberi marifetiyle fıtratınıza uygun olan yaşam tarzını size tarif ediyor. Din insandan imkânsız bir şey talep etmiyor. Aklına, fıtratına, tabiatına, yaratılış amacına uygun olanı tavsiye, telkin ve teklif ediyor. Yeri geldiğinde de emrediyor. Allah kullarına zulmetmez. Onlara taşıyamayacağı bir yük yüklemez. İlahi adalet gereği sana bir yük yüklenmişse bu, onu taşıma kabiliyetine sahip olduğun anlamına gelir. Allah neden kendi yarattığı kullarının fıtratına ve özüne aykırı bir din göndersin ki onlara? Bu, Yaratıcı'nın rahmet, hikmet ve inayet sıfatlarıyla çelişir. Peygamber, Rabb'in kuldan istediğinin imkânsız olmadığını örnekleyen, bize bunun yolunu gösteren kişidir. O yüzden Peygamber Efendimizin hayatı, sünneti, yolu, bir şeyi nasıl söylediği, nasıl yaptığı son derece önemli. O, ilahi buyruğun nasıl yaşanacağını gösteriyor. Vahyin hem teorik hem de pratik tefsirini yapıyor. İmtihan ve zorluklar karşısında inancından ve erdeminden taviz vermeden yaşamanın mümkün olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla vahyi nübüvvetten, inancı yaşamdan, imanı amelden ayrıştırmak mümkün değil. Deizm "Tanrı'ya inanıyorum ama O'nun dedikleri beni ilgilendirmiyor." diyor. Oysa bu, aklen tutarsız olduğu kadar kalben de yanlış... İnsan sevdiği bir kişinin söylediklerine, taleplerine, ricalarına, emirlerine bigåne kalabilir mi? Gerçekten seviyorsa onun dediğini yapar. Yapmıyorsa sevmiyor demektir. O sevgi gerçek değildir.
Sultan-ı Enbiya Muhammed Mustafa (s.a.v.), Hz. Ali Efendimize hitaben bir gün şöyle buyurdu: - Yâ Ali, Allah'ı sever misin? Severim Yâ Rasûlallah. - Beni sever misin?
Reklam
Öyle ki Müslümanlar, dinlerinde sebat göstermede zorlanmışlarsa da imanın tadını aldıktan sonra her türlü zorluğa göğüs gererek daha az şiddete maruz kalanlar daha zor durumdaki mümin kardeşlerine maddi manevi destek sağlamışlar ve dayanılmaz sıkıntılara " birlikte " göğüs germişlerdir. Barış, sevgi ve rahmet peygamberi olan Hz. Muhammed (sav), esasında savaştan ve savaşmaktan hoşlanmazdı. Nitekim o, İslâm'ın Mekke döneminde kendisine ve Müslümanlara düşmanlık yapan, işkence eden ve şiddet uygulayanlara aynı yolla karşı çıkmamış, onlardan intikam alma yoluna gitmemiştir. Mekke döneminde nazil olan Kur'ân-ı Kerim ayetlerinde Hz. Peygamber'e ve inananlara sürekli olarak sabır tavsiye edilmiştir. Müslümanlar, maruz kaldıkları işkencelerden şikâyet ettiklerinde Hz. Peygamber "Sabredin, ben savaşla emrolunmadım" buyurarak onlara sabırlı ve metin olmayı öğütlemiştir.
Bütün Annelerimize
.... Peygamber (s.a.v)'e soruldu: "İnsanlar arasında sevgi dolu şefkati (birr) en çok hak eden kimdir?" O, "annendir" dedi. Soran kimse "sonra kimdir?" dedi. Peygamber, "annendir" dedi. Soran kimse "sonra kimdir?" deyince O, "annendir, sonra da babandır" dedi.
Sayfa 50 - Fecr Yayınları: 811 / 1. Baskı: Mart 2024
Allah ve Resûlüne karşı gönlünüzde sevgi besliyorsanız, isimleri anıldığında sesiniz titriyorsa, gözünüz yaşarıyorsa, burnunuzun direkleri sızlıyorsa Allah ve Resûlü de sizi seviyor demektir. Kim ki Allah ve Resûlünü çok içten seviyor ve bunu derinden hissediyorsa, bilsin ki Allah ve Resûlü de kendisini seviyor. Allah ve Resûlünü sevmek onlar tarafından sevildiğimize delâlettir. Onlar tarafından sevilmeden onları sevmemiz mümkün değildir. Hep söylendiği gibi sevgi, yukarıdan aşağıya rahmet gibi yağar. Aşağıdan yukarıya bitki gibi çıkmaz. Çünkü hiçbir bitki yukarıya ve yukarılığa ulaşamaz.
1161. Sa'd İbni Ebû Vakkâs radıyallâhu anh şöyle dedi: Bir gün Resûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem ile beraber Medine’ye gitmek üzere Mekke’den yola çıkmıştık. Azverâ denen yere yaklaştığımızda Resûl-i Ekrem bineğinden indi. Sonra ellerini kaldırarak bir süre dua etti. Sonra secdeye kapandı, uzunca bir süre secdede kaldı. Tekrar ayağa
Sayfa 384Kitabı okudu
Reklam
... Şems-i Tebrizi tıpkı Mevlana Celaleddin-i Rumi gibi, İslam Peygamberi Hazreti Muhammed Mustafa’ ya sonsuz bir sevgi ve saygı duymaktaydı. Mevlana bu sevgisini ifade etmek için şöyle demişti: “ Canım bedenimde oldukça Kuranın kuluyum. Seçil­miş Muhammed'in yolunun toprağıyım. Birisi sözlerim­den, bundan başka bir söz naklederse, o nakledenden de rahatsız olurum, bu naklettiği sözden de.” ...
Bizim, peygamberi ısırmasın diye ayağını yılan deliğinin üstüne kapatan Ebu Bekir'imiz, suikastı haber alınca peygamberin yatağına yatan Ali'miz var . Son yudum suyu birbirlerine gönderip su­ suz şehit olan sahabilerimiz var . Bizim, "İman etme­ dikçe cennete giremezsini z , birbirini z i sevmedikçe iman etmiş olmazsınız", "Siz den birini z kendi s i için sevdiğini Müslüman kardeşi için de sevmedikçe (istemedikçe ) gerçek mümin olamaz", "Size aranızdaki sev­giyi artracak bir şey söyleyeyim mi, selamlaşınız", "He­diyeleşin ki aranızdaki sevgi artsın," diyen bir peygam­berimiz var! "Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kal­maz," diyen Yunus'umuz, düşmanın attığı taştan de­ ğil, dostun attığı gülden incinen Hallac-ı Man­ sur'umuz var .
Olduğunuz gibi davranın ve nazik olun. Sevginin kendisi olun." Sanki sevgi varmış gibi.
Sayfa 154Kitabı okudu
Allah , "Gizli bir hazineydim, sevilmek istedim" derken, sevgilerin başı ve kaynağı olduğunu, her şeyi sevgiden yarattığını ve bu sevgisininde yukarıdaki bilgiler ışığında kendinden kendine olduğunu anlatmaktadır. Allah, kendine olan sevgi ve aşkından bir maşuk yaratmak istemiş, bu isteğini gerçekleştirmek için önce Hazreti peygamberi ruhen yaratmış,daha sonra kainatı ve ondan da hazreti Muhammed'i maddeten yaratıp, ona, "habibim" demiştir. Habibim dediği de aslında , Muhammed aynasında gördüğü Kendinden başkası değildir. Onun için Aşık maşuk bir olunca Aşktan başka bir şey var mı Denmiş, bu suretle , hem bu gerçeğe , hem de Allah'ın bir adının Aşk olduğuna işaret edilmiştir. Allah, kainatı muhabbetinden ve kendini bildirmek için yaratmıştır. Onun kendi kendini tesbih ettiği "semalar ve arz Allah'ı tesbih etmektedir" , kendi kendini andığı "zikeedeni zikrederim" ve kendi kendini sevdiği " seveni severim" ayetlerinden anlaşılmaktadır. Kendinden başka varlık olmadığına göre bu sözleri aynadaki görüntüsüne söylemektedir.
441 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.