Kuşlar kaderle uçar
Aşk kaderle
Yoksul bir şarkı çalar içimde hüzzam
Bu merhamet bu kırılgan bu sonu yok özlemin şerefine
Seni seviyorum.
Astronomi ve Türkler
İsmail Fakirullah vefat edince, talebesi ve müridi İbrahim Hakkı Tillo ya takriben 3 kilometre mesafede Botan Çayı üzerinden doğan güneşi ilk gören bir tepe (Tefekkür Tepesi) üzerine bir türbe yaptırmıştır. Türbeyi dünyaca meşhur yapan özelliği ise bir ışık özelliğine sahip olmasıdır, bu özelliğin dünnyada başka benzeri yoktur. Şöyle ki: 21 Mart ve 23 Eylül günleri gece gündüzün eşitlendiği ışığın ekvatora dik geldiği günlerdir. Bu günlere; "Ekinoks" günleri denir. Senenin bu 2 günü, güneş doğup türbenin kulesini aydınlatınca, oradaki bir yansıtıcı vasıtasıyla, ışık İsmail Fakirullah Hazretlerinin kabrinin sarıklı başını 6 dakika aydınlatıyor. Bu ilk etapta çok basit bir olay ve düzenek gibi görülse de, son derece karmaşık, çok ince astronomik hesaplara dayanması gereken bir olaydır. Bu olayı Alman, Amerika ve Japon bilim adamları yıllarca araştırmışlar ve sırrına bir türlü vakıf olamamışlar ve çözmekte zorlamışlardır, hatta hayretlerini bildirmek için, NASA'nın duvarlarının bir yerinde" uzayın derinliklerini Tillo'nun sokaklarından daha iyi tanıyorum" diye bir söz yazdırmışlardır. 1964 yılına kadar devam eden bu enteresan olay, o yıl bilgisiz acemi kişilerin yaptığı bir yenileme çalışması neticesinde yok olmuştur. Fakat 1912 yılında Türk bilim adamlarından bir heyetin gayreti ve çalışmaları neticesi aynı günlerde ışığı yine makbere düşürmek mümkün olmuştur.
Sayfa 24Kitabı okudu
Söz uçar, yazı silinir, burukluk bakidir..
" komik bir tarafı var bu sırrı saklamanın
kuşlar da uçar kanatlanıp içine
cama yaslanan yanak elbet ağlamak ister
ve kartlar açılınca yüzmeyi bilmeyenler
için söylenen şarkı
yağmurdur ama diner."
Nitekim kılıç kınından soyunduğunda, ziyade keskin olur. Ayna kılıfından dışarı geldiğinde güzel yüz onda görünür. Hüma kuşu, kafesten kurtulduğunda, kanat açıp, yukarıda uçar. Bunun gibi pak ruh, toprak cisimden mücerret(soyutlanma) olduğunda, seyri, seri ve kolay, doruğa uçucu olup, her iki cihanın esrarı ona, her an zahir(görünür) ve açık olur.
Sayfa 413 - çelik yayıneviKitabı okudu
Kuşlar da uçar kanatlanıp içine
Cama yaslanan yanak elbet ağlamak ister
Sayfa 49Kitabı okudu