kimine bir son kimine yeni bir başlangıç olur
Genç adam sevgilisi ile buluşmak için evden çıktı. Buluşmalarının amacı o gün faklıydı çünkü o gün beraberliklerinin 2.yılını kutlayacaklardı. Buluşma gününe kadar ne hediye alacağına bir türlü karar verememişti ama son anda bir karara varmıştı. Sonunda manevi değeri büyük olan bir hediye ve kristal bir gül alacaktı. Kristal gülü al maya giderken
Dağınık saç...
'Eee ? Şimdi ne yapıcaz?'' ''Sen söyle. Duralım diyen sendin'' ''Ama....'' ''Duracağın yerden emin diyilsen durmayı arzulamıycaksın'' bu cümlesi bariz bir kamçıydı. Ölünce acılarımın geçeceğinden emin olamayıp ölmeyi arzulamak gibi... Demek istediyi böyle bir şeydi. Anlayıp sustum. Bir kaç saniye gözlerimin içine bakıp elini uzattı. '' Koşalım. Elbet duracak bir yer buluruz'' dedi. Elini tuttum ve düşüncelerimdeki çıkmaz sokağı ve ayaklarımdakı yaraları umursamadan onunla beraber koşmaya başladım. Dedi ya duracağın yerden emin olmadan durma diye. Koşalım elbet duracak bir yer bulunur. Evet ben buldum Dağınık Saç. Bir kaç nefeslik bir kaç dakikalık ya da bir kaç günlük...Benim duracağım yer onun durağıydı.
Reklam
Bilin ki, yaratılmışlar, yaratandan işarettir. Aslında görünen ne varsa yaratıcıdan bir yansımadır da onları, bizim zihnimiz farklılaştırmaktadır. Hepimiz Tanrının ışığıyla görüyoruz ve bu ışıkla gören sadece sevgi ve güzellik görür. İçinde de sürekli bir merhamet duygusu kabarır.
Sayfa 22 - Ataç YayınlarıKitabı okudu
(Efendimiz) Hastalığına rağmen bu orduyu sefere hazır hale getirdi ve Komutanlığına da Üsame‘yi atadı. Üsame, Resul’ün azatlı kölesi Zeyd’in oğluydu ve henüz 20 yaşındaydı. Allah Resulü, böylece insanlar son bir mesaj daha veriyordu; insanlar, kabiliyetlerine göre değerlendirilmelidirler ve herkes yapabileceği görevin başına getirilmelidir.
Şems-i Tebrizi'nin 40 Kuralı
11.Kural Ebe bilir ki sancı çekilmeden doğum olmaz, ana rahminden bebeğe yol açılmaz. Senden yepyeni taptaze bir "sen" zuhur edebilmesi için zorluklara, sancılara hazır olman gerekir.
Sayfa 136Kitabı okudu
eskiden şaşardık bazı şeylerin yokluğuna artık bu yokları var etmeyi usladık ağaçları budadık ormandan balıkları tuttuk denizden hani bazı açılmaz sanılan kapıları omuzladık çünkü herkesin elinde bir saat bir sümbülteber
Reklam
344 öğeden 161 ile 170 arasındakiler gösteriliyor.