Büyük Dönüşüm
Eskisi gibi olmayacak hiçbir şey diyorlar. İnsan bu, neler gördü ve daha neler görecek. Polanyi, "Değişimin hızı çoğu zaman değişimin yönünden daha önemlidir." der ve bu hızı bizim tayin edebileceğimizi ekler. Öyleyse, güzelliğe açılan bir değişim dileyelim sevgili okur. Var olun.
Karl Polanyi
BİRKAÇ YIL
Ayrılıkları takip eden günler hep ürkütücüdür. Anılar bazen kaçamak bakışlarla göz kırpar. Geçmiş manzaralar art arda sıralanır durur. Genellikle çıkış noktası şöyle olur anıların:
Karlı bir yolda yalnız başıma yürüyorum. İnsanlığa dair hiçbir iz yok etrafta. Yürümeye devam ediyorum. Yolumun üzerinde vahşi hayvanların ayak izlerini
Dönüşüm
Dönüşüm “Böcek” metaforu üzerinden, herkes gibi olmak istemeyenlerin yaşadığı sıkıntıyı anlatan, farklılıklara karşı oluşan dayanılmazlığı gözler önüne seren bir eser.
Dönüşüm’ü okudukça Kafka’nın hayatından ruhsal bunalımlarından kesitler buluyorsunuz. Ve gerçekten topluma yabancılaşmış olan Kafka’nın yaşadığı sıkıntı bir nebze sizi de kaplıyor. 
Franz Kafka 
Dönüşüm
İlk satırlar
Gregor Samsa bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında kendini yatağında kocaman bir böceğe dönüşmüş buldu.
Dönüşüm
“Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi?
Hiç vaktiniz yok!
"Fast live", "fast food", "fast music", "fast love"...
Dikte ettirilen "yükselen değerlerler", "in" ler, "out" lar...
Buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere
Dönüşüm'ün Kapakları
"Dönüşüm"ler kapaklarında böcek figürü olanlar ve olmayanlar olarak ikiye ayrılır. Tasarımcılar da, Dönüşüm'ün kapağı için böcek içeren bir tasarım düşünen ve düşünmeyenler olarak ikiye ayrılır. Ve maalesef böcekler ağırlıkta.
Franz Kafka da, kitabının kapaklarında böcek kullanılmasını istememiştir.
İşin kötü yanı "Dönüşüm" gibi edebiyat tarihine geçmiş bir romanı, kapağında son derece basit ve ilk akla gelen şekilde böcek figürüyle tanıtmaya çalışmak içler acısı bir durum.
Diğer bir yandan bu roman için, böcek figürü dışında kullanılabilecek çok kuvvetli metaforlar tasarlamak mümkün. Biraz yoğun düşünmek gerekiyor; Gregor Samsa'nın içinde sıkıştığı oda, oda kapısından gelen tak tak sesleri, Gregor'un kapı ardından dinlediği buğulu sesler, ailesi, artık kullanamayacağı ayakkabıları, gömleği, şemsiyesi, patronu ve iş arkadaşları... Sadece kolaya kaçmadan, yoğun düşünmek gerek.
Tüm bunları yazarken "böceği" önemsiz ya da güçsüz bir metafor olarak görmüyorum. Aksine böcek kuvvetli bir metafor. Ama satırlar arasında, romanın içinde kuvvetli olan bir metafor. Romanın sayfalarında çok başarılı şekilde işlenmiş olan böceği, bir de kapağına taşımak; elmanın üzerine elma yazmak gibi bir şey sanırım.
Dönüşüm'ün kapağı için böcek figürlü bir tasarım yapan tasarımcı, konforlu alanını terk etmek istemeyen insanın ufak bir temsili.