Bu ay #beraberagathaokuyoruz etkinliği kapsamında #bağdatageldiler kitabını okuduk. İyi ki de okumuşuz, çok beğendim.
Başlarda karakterler ve olay örgüsünün karmaşıklığı okumayı yavaşlatsa da özellikle ikinci yarıda hikayenin oturmasıyla birlikte, bazı detayların tahmin edilebilir olmasına rağmen keyifle okuduğum bir kitap oldu.
Victoria Jones, hayalperest bir sekreter... En son çalıştığı yerde patronun karısının taklidini yaparken yakalanıp işinden olur. Parkta boş boş vakit geçirirken orada Edward isimli yakışıklı bir gençle tanışır. Edward'ın doktor Rathbone'un yanında asistan olarak çalıştığını öğrenir. Kısa bir sohbetin ardından Edward, Bağdat'a gitmek üzere yanından ayrılır. Victoria, Edward'dan çok etkilenir ve Bağdat'a gitmenin yollarını arar ve bulur da. Romeo'sunu aramaya çıkan Juliet'imiz Londra'dan Bağdat'a doğru yola çıkar. Sadece gidiş ücreti karşılanan Victoria'nın Bağdat'ta ne yapacağı tam bir muammadır.
Diğer yandan Bağdat için için kaynıyordur. Süper güçlerin gizli toplantısı Bağdat'ta yapılacaktır. Dünyanın geleceği tehdit altındadır. Kapalı kapılar ardında birtakım planlar dönmektedir.
Victoria Jones, Bağdat'a geldiğinde bir otele yerleşir. Kaldığı otel odasında ölmek üzere olan bir ajanla karşılaşır. Ajan, son nefesini verirken bazı sözcükler mırıldanır. Victoria, sözcüklerin ne anlama geldiğini bulmaya çalışır. Çözüme kavuşturmak için fazla zaman yoktur ve artık Victoria'da karışıklığın içine çekilmiştir..