Nasıl ki yatılıda görme engelli Süreyya Abla’nın ağzından düşürmediği Çanlar Kimin İçin Çalıyor’u okumayı heyecanla beklediysem, Katip Bartleby’i de ..... ‘dan duyduğumdan beri o kadar okumayı istiyordum. Bir gün kızım bu kitabı alıp gelmiş. Tam bir sürpriz oldu bana. Okudukça sevdim, sevdikçe hayıflandım. Bu kitabı okumakta çok geç kalmışım. Avukatlık bürosunda çalışan Katip Bartleby, “yapmamayı tercih ederim” cümlesiyle belleklerimize kazınıyor. Sivil itaatsizliğin simgelerinden biri olarak edebiyat tarihine geçiyor. Bizlere dayatılan paradigmalara hayır diyebilen, yanlış bir ilişkinin içinde olmaktansa olmamayı tercih eden, sürü toplumuna entegre olmaktansa yalnızlığı yeğleyen, sistemden nemalanmak yerine çelik gibi bir iradeyle düzene ayak direyen, kendi doğrularını yaşayanlara selam olsun. Yalnız değilim, yalnız değilsin, yalnız değiliz. Ölü değil, gönderilmemiş mektuplarım var benim... Hayır deme özgürlüğüm... Yaşasın edebiyat... Yaşasın sanat...