Yazar ile tanışmamıza ilk kitabı ile başlamış olmam güzel bir tesadüf oldu benim için.
Kitabın tiyatro oyunu oynanmış, çok hoş bir bilgi
Otobiyografik bir eser olduğunu okudum. Şayet öyleyse bu konuyu daha da ilginç kıldı.
Kitaba gelirsek, ki gelelim artık
Baştan sona hurafeler, batıl inançlar, ninni tadında( develer tellalı pireler berber...) başladım hadi değişecek diye ilerlerken(bu ilerleme çok hızlı oldu farketmeden 50sf da durakladım) işte ilerlerken ilerlerken başka bir şeye dönüşmesi öyle bitti kitap. Bu olumsuz anlaşılmasın sakın, çünkü inanılmaz hoşuma gitti yani aynı tadı başından sonuna kadar götürmek muazzam
Biraz eski bir tadı var, yani şöyle :
Köyden kente gidiş, değişen aile hayatı, hacı hoca muska üçlemi, hurafeler gırla, havalarda uçuşuyor, bir an yakanızdan düşmüyor.
Büyülü bir gerçeklikte yaşanan bir hayat, burada Dirmit karakteri bunu sizlere doya suya yaşatıyor. Bir ot ile muhabbet etmesi, bu kısımlar 'Küçük prens' çağrışım yaptı.
Velhasıl çok keyifliydi, okumayanlara şiddetle tavsiye ediyorum.