Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.26
1000 kitapta İlk kitap incelemem olacak bu. Bir dönem çok tartışılan ve filmi 12 Eylül tarafından yakılan Yorgun Savaşçı, Kemal Tahir'in bir romanı.
Osmanlı Devleti'nin 1. Dünya savaşından mağlup olarak çıkıp vatanı parçalatan anlaşmaları imzalamasından sonraki dönem yani 1920 ortalarında geçmekte...
Milli Mücadele'nin güçlendiği döneme kadar geçen olayları bir Osmanlı yüzbaşısı ve İttihat ve Terakki üyesi olan Yüzbaşı Cemil'in hikâyesi üzerinden ve onun iç dünyasında yaşadıkları, mağlubiyetin getirdiği duygular ile anlatır. Cehennem Topçu Cemil, Yorgun Savaşçı'nın baş kahramanıdır. İstanbul'a geldiğinden beri, bir türlü üzerinden atamadığı savaş yorgunluğu, sanki dinlendikçe geçeceğine daha da çoğalan Cemil, bir yandan âşık olup evlendiği teyze kızı Neriman ile her şeyi bırakıp uzakta bir köyde yaşamayı isteyecek kadar bıkkın, ama diğer yandan içindeki vatan sevgisinin büyüklüğü ile Anadolu'ya geçip Milli Mücadele'de savaşmayı isteyecek kadar da cesurdur.
12 Eylül yapılan filmi yakın emri vermiş ancak bir kopyası saklanmış Can Gürzap'ın harika oyunculuğunu izlemiştim. Ancak kitap ayrı bir tat verdi.
yazara gore batida devlet elzem degildir, devletsiz de insanlar yasayabilmistir. ama doguda (osmanlida) devlet herseydir. toplum devletsiz yasayamaz. bunu da bagladigi nokta tarimdir. anadolu topragi "cetin" bir toprak oldugu icin toprak islahi icin buyuk girisimler gerekmektedir. bu yuzden derebeylikler cikmaz anadoludan devlet agir basar.
ittihat ve terakki partisinin halk üzerinde bıraktığı etkiyi yalın bir dille anlatır. ittihatçıların modernleşme kaygılarına karşı halkın onları gavur bellemeleri.
zort şartlara ve engellemelere rağmen toparlanıp örgütlenmeye çalışan subaylar. ve yeni cumhuriyetin kurucularının organizasyonu hakkında okuyucuya güzel bir yol çizmesi.
İnceleme iki kısımdan oluştu, aslında ikinci kısım kitapla ilgili olan kısımdı ama birinci kısım daha alakasız diye onu aşağı aldım. Okumak isteyen oradan devam edebilir.
Bu kitabı bir tesadüf eseri okudum. Okuduktan sonra kitapla ilgili biraz bakındığımda zaten popüler bir kitap olduğunun sarsıcı gerçeğiyle yüzleştim. Neredeyse okumayan bir ben
Esir Şehir üçlemesinin üçüncü kitabı. Baş karakter Kamil Bey 1. kitapta yurda dönmüş ve esaret altında ki İstanbul'un içler acısı durumuna şahit olarak bir şeyler yapabilmek adına milli mücadele saflarına katılmıştı. Birinci kitabın sonunda hapse düşen Kamil Bey'in 2.kitapta hapiste ayakta kalabilme mücadelesine şahit oluruz. Üçüncü kitapta Kurtuluş Savaşı kazanılmış, Kamil Bey hapisten çıkmış ve ülke yeni bir tecrübe olan demokrasi mücadelesine girişmiş bulunuyor. Kitap genel olarak Serbest Fırka'nın kuruluşu ve halkta ki yansıması üzerinde durduğu için ilk iki kitabın kahramanları kitapta kendilerine pek yer bulamamış. Bu haliyle kitap biraz hayal kırıklığı oluştursa da Yorgun Savaşçı kitabının kahramanlarından farmason doktor ve cehennem topçusu Cemil karakterlerinin kitaba girmiş olması ve Farmason'un evinde ki sahnede teğmen Faruk karakterinden de bahsetmesi benim için ilginç bir sürpriz oldu.
Millici Abimiz Kamil Bey’in son anda eline tutuşturulan bıçakla hapishaneden büyük bir gürültüyle çıkma beklentisine kapıldığımız, işgal altındaki İstanbul’dan düşman kovulurken Kuvayı Milliyecilerimizin mücadelesine tanık olacağımız heyecanıyla bitirdiğimiz ikinci kitabın devamı hiç beklenmedik bir şekilde başladı. Olaylar birden 7 yıl sonrasına
Yerli Roman Sevenler, Kulak Verin:
Çünkü yerli romanımızın doğuşundan 1980'lere uzanan harika bir yolculuk geçirdim.
"Ben Türk romanı üzerine yapılmış bir tek inceleme tanıyorum. Fethi Naci'nin Türkiye'de Roman ve Toplumsal Değişme. Bizde eleştirmen gerçekten çok az yetişti. Eğer bu kitap yayımlanmasaydı eleştirmenimiz yok diyebilirdim. Kitap Türk dilinde
Düşman şehirlerimizi birer birer işgal ederken kendi bulunduğu şehrin de yakında işgal edileceğini anlayan ve buna rağmen bir direniş örgütlemeyip üstüne üstelik düşman bayrakları dikip şehirin her yanına asan bir milletin varisi olmaktan ne kadar utandıysam her türlü zorluğa,aksiliğe,ite,köpeğe,eşkiyaya,Anzavura,Etheme,İngiliz ve Yunana karşı baş kaldıran,direnen bu toprakların sahipsiz olmadığını bizlere gösteren Kahraman Cehennem Topçu,Bekir Sami Bey,Selahattin Bey,Kör Şaban,Teğmen Faruk,Doktor Münir,Binbaşı Naci ve ismi hatırıma gelmeyen sayısız kahramanın evladı olduğumla da gurur duydum bu kitabı okurken.
Kemal Tahir, Gerçekçilik akımının temsilcilerinden ve edebiyatımızın en üretken yazarlarından. Sırf ‘Sol’ görüşe sahip diye hapis yatan, Marksizm'i edebiyatına dikte edip kullanan ve komünistlikle suçlanarak hapse giren, Yorgun Savaşçı yapıtın senaryo olarak yapılması sonrası Kenan Evren takımınca eserleri yakılan bir isim. Ne kadar kötü değil mi,
