Şehirlerin ruhu da insanların ruhu gibidir. Gözle göremeyiz, elle tutamayız, kokusunu alamayız, sesini işitmeyiz, çoğu zaman anlayamayız bile, sadece hissedebiliriz...
Sanat tarihi öğrenmeli
Anadolu çocuğu Avusturya'nın nüfusunu, Norveç'in meşhur şehirlerini, İtalya'nın sanayi merkezlerini öğreniyor da, Selçuk mimarisindeki, tabiatin ruhundan fışkırmış gibi, ruha sükûn getiren mütevazı güzelliğin ne olduğunu bilmiyor; Türk mimarisini ve güzel sanatlarını, İslâm sanatlarını anlamıyor. Ve elbette iptidaî sanatın zevkine varamıyor, Rönesans sanatının değerini kav- ramıyor, hattâ günün sanat hareketlerinden habersiz yaşıyor. Süleymaniye ve Fatih camilerinin emsalsiz değerine ait hiçbir şey bilmediği halde, hiçbir inceliğe sahip olmayarak sade kütlenin ağırlığı altında bulunan, dejenere denecek kadar basit eserlerle dolu bir yabancı millet sergisini ağzını açık bırakan bir şaşkınlıkla seyrediyor.
Reklam
"Coğrafya kaderdir" denilir ya, büyük ölçüde doğrudur bu. Ayrıca şehirlerin de bir ruhu vardır ve şehirler orada yaşayan insanların karakterlerini, dünya görüşlerini, hayat tarzlarını etkiler. İnsan, memleketine benzer. Çünkü yeme, içme alışkanlığınızdan kıyafet seçiminize, hobilerinizden, politik fikirlerinize kadar bir sürü şey çoğu zaman şehirlerden bağımsız değildir.
Sayfa 54 - Roza Yayınevi 1.Baskı Aralık/2020
Cahil şehirlerin halkının ruhu eksik ve varlıkta devam etmek için zorunlu olarak maddeye muhtaç bir halde kalır.
Sayfa 123
İnsanların ruhu yok, o halde şehirlerin neden olsun?
İZMİR Deniz kenarı şehirleri de insan ruhu gibi. Girintisi çıkıntısı, çatlağı oyuğu, körfezi koyu bol olanlar cazibeli, güzel, zengin. Dümdüz, hiç sapmadan, kıvrılmadan, öyle biteviye uzayıp giden bir kıyıya bakmayı kim ister? O kıyılar gibi insanlarla da yarenlik edilmez, tutucu, sıkıcı olurlar, uzak durunuz. Bakın İstanbul’a! Boğaz’ı,
Reklam
819 öğeden 491 ile 500 arasındakiler gösteriliyor.