İnsanın Acısını İnsan Alır - Ş. ERBAŞ (İçtenliğimizden Yaralıyız!)
"Seni hiçbir dünya telaşına değişmedim ben."
Kitabı eline alır, incelersin. Sayfaları şöyle bir açar koklar, kitabın kokusunu içine çekersin. Ben çok severim mesela kitap kokusunu. Yeni basılmış ya da sararmış bir kitapsa muhteşem bir kokusu olur. Açar bir göz atarsın içine. Olur ya ilk cümle olarak böyle bir cümle çarpar gözüne. Hadi
"Siz dayanılmaz bir "Günaydın"sınız
Sabah sabah insanı ayağına getiren
Hiç yoktan dünyayı kendini sevdiren
Siz çocuk ağızlı bir "Günaydın"sınız
Çocuk ağzınızla biraz daha durun
Gittiğinizde güz gelmiş olacak"
''Kestim kara saçlarımı n'olacak şimdi
Bir şeycik olmadı -Deneyin lütfen-''
7 ya da 8 yaşındaydım. O zamanlar nedendir bilinmez bitlenme korkum hat safhadaydı. Aslında nedeni açıktı, gittiğim ilkokulda çocuklar bitlenirdi. Demek ki bite daha uygar bir çare bulunmamıştı :)) Kafalarına sürülmüş gazyağı bağlanmış eşarp ile okula gelirdi kız