Gözümü korkutmaz şamata teli
Kolumu bükemez kahpeler eli
Yolumu şaşırtmaz yağmurun seli
Bu yolda can vermek câna safâdır.
Sayfa 293 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Dünya varlığında yok hevesimiz,
Hakk'ın lisânıdır her nefesimiz;
Ölüye nefh-i rûh eder sesimiz,
Âleme can verir sözümüz bizim.
Sayfa 236 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Rıza
Halkın cefa ve hakaretlerinden hoşlanmayan talibin can burnuna asla ehlullaha has ilimden bir koku erişmez.
Zira hakikat ehline göre, bir şeyi meydana getirme işinde Allah'tan başka fâil yoktur. Bu kesinleşmiş bir hükümdür.
Rûhî-i Bağdâdî
Virdik dil ü cân ile rızâ hükm-i kazâya,
Gam çekmeziz uğrarsak eğer derd ü belâya...
Sayfa 31Kitabı okudu
• 3. Bölüm - ATATÜRK KÜRT DÜŞMANIYDI YALANI! (!)
- Tanıyanlar vardır tanımayanlara da tanıtmış olayım:
Diyap Yıldırım, 1846 yılında Tunceli'nin Çemişgezek ilçesinde doğdu. İleride "Ferhat Uşağı" aşiretinin reisi olacaktı.
Diyap Yıldırım bir Kürttü. Amma örnek alınası bir Kürttü.
- SARI PAŞA, KEMAL ATATÜRK'ÜN 
Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde,
Emperyalizme ve yoğun işgale karşı
1. BÖLÜM
SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM
1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI
Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde
(...)10
Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan
zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine
ve ledünniyat ve
Canımdan Can İste, Ömrümden Ömür..
Bana can verirdi rengi gülümün,
Adını anmazdım aslâ ölümün.
Sayfa 88 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Mâtemle tükenip yorulan benim!
Darbe-i kahr ile kırılan benim! ..
Cephede kalbinden vurulan benim!
Bende can çekişen (meçhul nefer) var!.
Sayfa 82 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Seni sevmek Dersim’de
Munzur gözelerinde candan geçmektir.
Can bildiğine canın vermektir
Ölmektir
Ölmektir
Ama yine de Pirim Seyit Rıza diyebilmektir
Seni sevmek .
Sabah güneşinin şen nûru gibi,
Issız ufuklara can verdi sesin;
Gönüllerde aşkın zuhûru gibi
Ne güzel, ne büyük bir mu'cizesin!
Sayfa 51 - Kapı YayınlarıKitabı okudu