1954-55 yıllarında Leylâ Erbil ve Ahmed Arif birlikte yayımlayacakları bir şiir kitabı üzerinde çalışıyorlar. Ahmed Arif kitaba “Suskun” adını vermeyi öneriyor.
aşkımızsa, Haliç’in ölü sularında, kavruk bir sonbahar yaprağı, suyun üstünde kalakalmış, ufak bir çırpıntıda battı batacak bir kayıkçık kâğıttan
... büyüklenmeyle sakatlanmış ölümsüz zaman tanrıçası, yaşamımızın külüstür resmi geçidine; ilençli ruhlarımızın cırlak karnavalına bakarak, hayatın kendisinden başkasına acımayan amaçları önünde hiçbir şeyin önemi olmadığının bilinciyle dimdik, arkasına bakmadan yoluna devam edip gidiyor.
Bu kapıları bana Atatürk açtı softa herif anladın mı, Atatürk açtı bu kapıları bana, sen kim oluyorsun da yeniden o karanlık deliklere tıkmaya kalkıyorsun Türk Kadınını ha?
Sayfa 43 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
"Sevdiklerinse şimdi uzaklarda ve gönlün hicranla dolu." ♡
Yeni bir insan tanıyınca başım dönüyor. Nasıl olduğunu, neler yapabileceğini anlayana kadar. Başımı döndürüyor gerçekten insanlar...
Sayfa 30 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Haksızlıklara karşı intikam duygusuna kapılmamak bir marifet midir?
Sayfa 6 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Düzen yüzünden
Pabucum eskir düzen yüzünden der, Mahsunehanım bir adamla yakalanmış düzen yüzünden der, gemiler fırtınayla batar düzen yüzünden der. “Bu sosyalistlik ne iyi şeymiş,” dedim ona bir gün, “İnsana hiç iş kalmıyo, ne bokluk varsa düzen yüzünden!”
Sayfa 66Kitabı okudu
Kendini değiştirme sınaması. Denek: ben. Deneyci: o.
