Böyle bir, memleket, böyle bir mevsim, böyle bir doğa, böyle bir gençlik ve etrafımda ki bütün eșyadan yayılan böyle bir gevșeklik, benim kendi tembelliğime son derece uygun bir ahenkti. Bu halimi cazipleștirerek çoğaltıyordu. Hüzün denizlerine dalıyordum.
Fakat ruhumdaki bu hüzün o kadar canlı, o kadar düșünceler, duygular, sonsuzlukla gizli konușmalar, yarı karanlıklarla doluydu ki kendimi bundan asla kurtarmak istemiyordum...