Medine Müdafaası
O öyle bir kıymettir ki; Bütün Osmanlıların varlığını, şan ve şerefini, tarih ve mukaddesatını, çocuklarımızın saadetini simgeliyor. Biz onun üzerine nasıl titremeyiz? Hepimize soluk alıp verme imkanını veren odur. .... Eğer o çarpmazsa, bizim de nabzımız atmaz, göğsümüz vurmaz. Allah esirgesin, onun gülen benzi hasara uğrarsa, kabemizin kara
Sayfa 154Kitabı okudu
Harem bir ağlama ve hüzün dünyasıydı. Dışarıdakilerin hayalini süsleyen, hatta Habsburg elçisini şairane aşklara sürükleyip aklını kaçırtana kadar zorlayan harem, hiçbir zaman güzel kadınların birer kuğu gibi süzüldüğü, aşk, şarkı, raks cenneti değildi. Hamamın sıcağında tenleri kıpkırmızı kesilmiş çıplak güzellerin hayaliyle yanıp tutuşanlar, harem dairesinin rutubetli, karanlık köşelerinde yaşlanan, yüzüne bakılmadan çağı geçen, şişmanlayan ve ömür boyu katlandığı hapis cezasının ağırlığını iri gövdelerine sindiren kadınların tek eğlencesi olan dedikodu, entrika ortamına ve kıskançlıkların yol açtığı ağlama krizlerine dayanamazlardı bile.
Sayfa 81 - Doğan Kitap (ekitap)Kitabı okudu
Reklam
624 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
''Çırpınan Kadın''
Çırpınan Kadın
Çırpınan Kadın
Ah gülnaz ah! Sen nasıl dayandın onca acıya ve nasıl sağlam çıkabildin? Hayran kalmamak elde değil.
Osman Akdere
Osman Akdere
yazarımızın muhteşem bir eseri ile geldim. Öncelikle böyle muhteşem bir kitapla tanışmama neden olduğu için yazarıma çok teşekkür ederim. Kitabın içeriği aslında hiç uzak olmadığımız ve neredeyse hergün görmezden geldiğimiz 3.sayfa haberleri olmaktan öte gitmeyen kadın zulmünü temel alıyor. Alışkanlık halini almış olduğu için çok dikkat etmediğimiz hakikatler tokat gibi yüzümüze çarpıyor. Aşiretler, töreler, tarikatler ve yozlaşmış ataerkil toplumun kadını nasıl değersizleştirdiğini kullanılacak bir eşya gibi savurduklarını sonra da öldürüp bir köşeye attıklarını ve bunun maalesef yasalarda hiç bir caydırıcı cezasının olmadığını haykırıyor yazarımız. Aslında kadın ''anneydi, değerliydi, el üstünde tutulmalıydı, pamuklara sarılmalıydı, ki dinimiz değil miydi cenneti kadınların ayaklarının altına seren'' Peki şimdi bu yapılanlar dinin kanunların yok sayılması kadınları ayaklar altına almak neydi? Hem Mustafa Kemal'in getirmiş olduğu medeni hukuka hem gerçek islam'a yakışıyor muydu bu yapılanlar? Kitap Urfa'dan İstanbul'a kaçmak zorunda kalan Gülnaz ve onu öldürmekle görevlendirilen Bedran'ın hayatını birbirlerine sahip çıkıp dayatılan haksızlıklara nasıl göğüs gerdiklerini anlatıyor. Tabi aralarda yazarımızın biz kadınlar adına yaptıkları haykırışları da unutmamak lazım. Yazarımızın da dediği gibi biz kadınlar herşeyi başarabiliriz yeter ki inanalım.
Çırpınan Kadın
Çırpınan KadınOsman Akdere · Elpis Yayınları · 202323 okunma
Harem bir ağlama ve hüzün dünyasıydı dışarıdakilerin hayalini süsleyen hatta habsburg elçisini şairane aşklara sürükleyip aklını kaçırtana kadar zorlayan harem hiçbir zaman güzel kadınların birer kuğu gibi süzüldüğü aşk şarkı raks cenneti değildi …
o harika Diğer Taraf, ki bir iyilik ve güzellik cenneti olarak anısı hep canlı ve bütün kalmış, hafızasından silinmemiş, bu gerçek Londra'nın, uygar erkek ve kadınların gerçekliği bu cenneti kirletememişti.
Sayfa 202 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Engereğin Gözü
Harem,hiçbir zaman güzel kadınların birer kuğu gibi süzüldüğü,aşk,şarkı, raks cenneti değildi.Hamamın sıcağında tenleri kıpkırmızı kesilmiş çıplak güzellerin hayaliyle yanıp tutuşanlar,harem dairesinin rutubetli,karanlık köşelerinde yaşlanan,yüzüne bakılmadan çağı ge- çen,şişmanlayan ve ömür boyu katlandığı hapis cezasının ağırlığını. iri gövdelerine sindiren kadınların tek eğlencesi olan dedikodu,entrika ortamına ve kıskançlıkların yol açtığı ağlama krizlerine dayanamazlardı bile.
Sayfa 101 - InkyKitabı okudu
Reklam
515 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.