Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sabahattin Selek, Anadolu ihtilali
Mütarekeden sonra Almanya artık bize borç vermeye devam etmeyeceği için, bizi yenen devletlerin para yardımı yapmaları.. Vahdettin
Sayfa 639Kitabı okudu
Sizin anlayacağınız, belgemiz sağlam.
Özetlersek, İnönü'ye göre Atatürk, açıkça zarar eden çiftliği devlete "satarak" Cumhurbaşkanlığı bütçesinden sürekli para emen bubaş belasından kurtulmak istemekte, kendisini de bu haksızlığın önüne geçmeye çalışan hamiyetperver bir siyasetçi olarak sunmaya gayret etmektedir (Ne kadar hamiyetperver olduğunu, daha doğrusuyakınlarına karşı ne yaman hamiyetperverliklerde (!) bulunduğunu başka bir vesileyle anlatırım inşallah.) Peki bu sözleri kim söylüyor? Devrin kudretli başbakanı İsmet İnönü. Nerede söylüyor? Sabahattin Selek'e anlattığı, Ulus gazetesinde tefrika edilen vesonra da İnönü Vakfı tarafından Bilgi Yayınevi'nde basılan hatıralarında.
Sayfa 18 - TimaşKitabı okudu
Reklam
Mustafa Kemal’den İsmet Paşa’ya
Bütün tarihi alemde sizin İnönü Meydan Muharebelerinde deruhte ettiğiniz vazife kadar ağır bir vazife deruhte etmiş kumandanlar enderdir. Siz orada yalnız düşmanı değil, milletin makus talihini de yendiniz.
Sayfa 241
İsmet Paşa dan Padişah Düşmanınızdır
“Bana bakın” dedim. “İçinde bulunduğumuz vaziyeti bilesiniz. Bundan başka subay olarak da yerinizi bilmelisiniz. Padişah düşmanınızdır. Yedi düvel düşmanınızdır. Bir kısım halk sizin yüzünüzden muharebe devam ediyor, zannındadır. Her tarafta fesatçılar var. Bunlar da düşmanınız sayılır…
Sayfa 239
Çerkez Ethem
Oradan ayrılırken Atatürk’e sordum: “Her biri pürsilah, tepeden tırnağa silahlı. Bunun kendilerine verdiği güven ve büyüklük duygusu işe herkese tepeden bakıyorlar. Bugün memlekete hakim olan kimdir? Bunlar mı biz miyiz?” Beraber yürüyoruz, Atatürk biraz durdu, düşündü ve şu cevabı verdi: “Biziz” dedi, “akıl bizdedir.” Atatürk’ün bu sözlerinden keyiflendim.
Sayfa 199
Mevhibe İnönü
52 senedir devam eden mesut aile hayatımızda Bayan İnönü’ye rahat yüzü gösteremediğimden mahcubum. Bütün çektiklerimde benim en kuvvetli yardımcım ve desteğim, hayatımın tesellisi olduğu için yüreğimde kendisine hudutsuz(sınırsız) bir memnuniyet beslerim.
Sayfa 104
Reklam
Meşrutiyetin İlanı ve Enver Paşa
Bu devrede Enver Bey, Niyazi Bey gibi, Bulgar, Sırp ve Yunan çetelerini takip etmekle şöhret yapmış bulunan muhtelif rütbede pek çok subay yetişmiştir. Bunların arasında adı en çok anılan ve ön plana geçen sima, Enver Bey’dir.
Sayfa 48
Türkiye Büyük Millet Meclisindeki İttihatçılar
Sabahattin Selek Büyük Millet Meclisi'ndeki İttihatçıları şöyle değerlendirir: "Büyük Millet Meclisi'nde çok sayıda İttihatçı milletvekili vardı. Bunlardan bir kısmı Mustafa Kemal Paşanın şefliğini kabul etmiş ve onunla kader birliği yapmışlardı. Bir kısmı da Mustafa Kemal Paşayı beğenmiyor ve tutmuyordu. Mustafa Kemal Paşaya karşı olan İttihatçıları da iki gruba ayırmak mümkündür. Bazıları memleket kurtuluncaya kadar Mustafa Kemal Paşayı desteklemenin lüzumuna inanıyorlardı. Sonra ilk fırsatta onu devirip, İttihatçıları memlekete hâkim kılmak niyetinde idiler. Daha aceleci olanları ise, memleket dışındaki İttihatçı liderlerle, ezcümle Enver Paşa ile temasta idiler ve bir an önce Enver Paşa'nın memlekete gelerek işin başına geçmesi için gizlice çalışıyorlardı."
Sayfa 445Kitabı okudu
İsmet Paşa ve Dr.Nazım
İzmir’de ölünceye kadar ateşli ve hareketli kalmış olan Süleyman Askeri’yi bulmuştum. Oradaki inkılap hareketi hakkında beni haberdar etti ve ehemmiyetli bir şahsiyetle tanıştıracağını söyledi. Beraberce bir bakkal dükkanının üstündeki odada oturmakta olan Yakup Ağa isminde bir zatın yanına gittik. Bu Yakup Ağa’nın, Dr. Nazım Bey olduğunu bana sonra söylediler. Yakup Ağa İzmir’de her gün dolaşıyor ve her muhitte, benim o zaman misalini görmediğim bir taşkınlıkla Sultan Hamit idaresinin tehlikelerini anlatıyordu. Dr. Nazım, müthiş bir propagandist idi. Benim üzerimde de çok tesiri oldu. Adeta, büyülenmiştim.
Sayfa 44
Bazı gözlemciler, Vahdettin'inin birçok şehzadelere kıyasla iyi yetiştiğini söylerler. Halbuki, gördükleri ona bilgi ve tecrübeden çok, korku, vehim ve güvensizlik kazandırmıştır. Bu yüzden saltanatı süresince pek az kimseye güven duyabilmiş, dolayısiyle bu ters etkilerden kurtulamamıştır.
Zat-ı Şahane
217 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.