Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İnsan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz. Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. İnsan bekler, bekler, bekler, şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. İnsan yalnız kalır. Yalnız. Yalnız.
Dünyada hiçbir şey insan ruhu üzerinde hiçlik kadar ağır bir baskı uygulayamaz.
Reklam
Şimdilik buraya kaydedeyim (“Retro” Bir Senaryo Olarak Tarih)
Chinatown, Akbabanın Üç Günü, Barry Lyndon, 1900, Başkanın Adamları, vb. dâhil olmak üzere bütün bu tarihî filmlerdeki kusursuzluk insanı endişelendirmektedir. Bu yapıtları izlerken insanın gerçek filmlerden çok kusursuz benzerler, kombinatuvar (ya da McLuhancı anlamda mozaik) bir kültürün getirdiği olağanüstü kurgulama olanakları, muazzam foto,
"Savaşacağım tek şey içimdeki diğer bendi..."
SATRANÇ DERSLERİ'nden 4.
hüzün yalındır-dağdan aparılmış kar topakları gibi ILHAMİ ÇİÇEK (1954-1983)
Sayfa 94 - Zend Kitabevi, 2005Kitabı okuyor
…oysa burada hep aynı şeyler vardı, hep o korkunç aynılık.
Reklam
Yeryüzünde beni sorguya çekmeyen, bana acı vermeyen bir insan kalmış mıydı hâlâ gerçekten?
İnsan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz. Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. İnsan bekler, bekler, bekler. Şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. İnsan yalnız kalır. Yalnız. Yalnız.
Satranç hayat gibidir David," demişti babası. "Her parçanın kendi işlevi vardır. Bazıları zayıftır, bazıları ise güçlü. Bazıları oyunun başında işe yarar, bazılarıysa sonunda. Ama kazanmak için hepsini kullanmak zorundasın. Aynen hayatta olduğu gibi, satrançta da skor tutulmaz. On parçanı kaybedip, yine de kazanabilirsin oyunu. Satrancın güzelliği budur işte. İşler her an tersine dönebilir. Kazanmak için yapman gereken tek şey tahtanın üzerindeki olası hamleleri ve anlamlarını iyi bilmek ve karşındakinin ne yapacağını kestirebilmek.
Son ve başlangıç
Yani kesin bir son, yoksa yeni bir başlangıç değil…
Reklam
Gölge
Satrançta insanın kendi kendisine karşı oynamak istemesi, kendi gölgesinin üzerinden atlamak istemesi gibi anlamsız bir zıtlık durumudur.
Aynılık
…hep o aynılık vardı, hep o değişmeyen, korkunç aynılık vardı.
Bize hiçbir şey yapmadılar. Sadece bize en mutlak anlamda hiçliğin içerisine yerleştirdiler, çünkü bilindiği gibi dünyada hiçbir şey insan ruhu üzerinde hiçlik kadar ağır bir baskı uygulayamaz
>Ben söylediklerimden sorumluyum, anladıklarınızdan değil.
Karıncalar gözlerini yuvalarında açarlar ve orada kaparlar ve bu, onlara kararlı ve inatçılıklarından dolayı büyük bir onur verir. İnsan ise gelgeç gönüllü, bir dalda durmayan yaratıktır. Belki satranç oyunları gibi amaca ulaşmayı değil, amaca giden yolu severler. "Yeraltından notlar" Dostoyevski
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.