Yazar Aydın Başar, Ehl-i Sünnet hassasiyetine dikkat ederek Müslümanlar için 300 kitaplık bir liste oluşturdu. Kur’an’da hata bulan ve usulsüz dini yorumlar yapan itikadı bozuk eserleri listeye karıştırmayan Başar, uzun araştırmalar sonucunda doğudan batıya birçok farklı kişinin eselerini listeledi.
Çok sayıda isimden fikir aldı.
Listeyi
MERHABA NALAN
Merhaba Nalân... bu sen misin,
Yoksa sen mi sandım;
Biri çimdiklesin beni...
Şöyle ışığa gel de göreyim,
Beni dümdüz eden,
O yalandan da yalan gözlerini...
20 Temmuz’dan bugüne kadar Terörle Mücadelede 403 şehit verdik
İşte Gün gün şehitlerimiz
20.07.2015 Adıyaman (Çatışma)
Şehit Uzm. Onbş. Müsellim Ünal(22)Kayseri/Develi
22.07.2015 Şanlıurfa/Ceylanpınar (Saldırı)
Şehit Polis Memuru Feyyaz Yumuşak(25)Kırşehir/Kaman
Şehit Polis Memuru Okan Açar(24)Niğde
23.07.2015 Diyarbakır/Yenişehir
Müslüman Kitaplığı Tavsiye Listesi
(300 kitap, Aydın Başar )
A. İMAN VE İSLAM
1. Ömer Nasuhi Bilmen, İslam İlmihali
2. Mehmet Zihni Efendi, Nimet-i İslam
3. Ahmet Hamdi Akseki, İslam Dini
4. Muhammed Hamidullah, İslam’a Giriş
5. Necip Fazıl Kısakürek, İman ve İslam Atlası
6. Ümit Şimşek, İslam İnanç İlmihali
7. Ali Kemâl Belviranlı, İslâm
İmam-ı Rabbani hazretlerinin üç ciltten oluşan mektubat adlı eserinin tercümesi şeklinde hazırlanmış, tasavvuf ve şeriatın birbirinin zıddı ilimler olmadığını, aksine her iki ilminde birbirinden beslendiğini belki de en güzel şekilde ortaya koyan bir kitap. Kitapta tasavvufi meseleleri fıkhi ve kelami açıdan değerlendiren İmam-ı Rabbani hazretleri, aynı zamanda geçmişte ve günümüzde ortaya çıkan çoğu probleme çözüm sunmuş, anlaşılması zor olan çoğu meseleyi herkesin anlayabileceği seviyede izah etmiştir. Özellikle vahdet-i vücud meselesini bir kaç farklı mektubunda değerlendirerek basit bir şekilde açıklamaya çalışmıştır. Tasavvufi meselelerin diğer İslami ilimler de özellikle fıkıh ve kelam ilminde nasıl değerlendirildiğini merak edenlerin mutlaka okuması gereken bir kitap. Aynı zamanda tasavvufun farklı kültürlerden beslendiği iddiasıyla, sanki şeriata muhalifmiş gibi görünen ve bu anlamda da yapılan eleştirilere ayet ve hadislerle cevap vererek, aslında bu ilmin şeriatın dışına çıkacak bir anlayışı olmadığını en güzel şekilde ortaya koymuştur.
Yapılan bu tercüme diğerlerine kıyasla daha açık ve anlaşılır olmuş, fakat sadece belirli mektuplar yerine tümü bu şekilde tercüme edilirse çok daha iyi olacağını düşünüyorum.