Aziz Muhterem Kardeşim... Madem ki İslam'ın her derdine razı olduğunu bildiriyorsun, bu müjdeyle bize aşk ve şevk veriyorsun, o halde iyi dinle: Vazifen: dikenler arasında güller toplayacaksın. Ayaüın çıplaktır, batacak. Elin açıktır, ısıracak. Buna sevineceksin! Firavunlar kucağında büyüyen çocuk Musa'ları safına alacaksın. Aldığın için
deliler ve velîler
"Velîler de hep mecnun olmakla suçlanmışlar ve onlar bu suçlamayı reddetmeyi asla düşünmemişlerdir bile. Arada küçük bir fark vardır; velîlerin cinneti cinnet-i hakikî, delilerin cinneti cinnet-î izafîdir. Deli mevzûunu kaybedince ben diyemez; veli ise o mevzûuyu terk edince. Daha açıkça söyleyecek olursak, delilerin cinneti infiâl süretindedir; velîlerin ise fiil sûretinde.."
Sayfa 37 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
157 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
“Vadi-i Mukaddes’te Musa’ya, Allah’ın niçin ateş suretinde göründüğünü şimdi anlıyorum. Musa’nın o zaman ateşe ihtiyacı vardı. Zira doğurmak üzere olan zevcesine ateş lazımdı. Musa, karşıdan beliren ateşe doğru gittiği zaman, bunun bir ağaç, bir Ateş Ağacı olduğunu gördü ve ağacın: ‘Ben senin Allah’ınım’ dediğini duydu. Belki de Allah ona böylece talebi suretinde görünmeseydi, Musa oraya, bu kadar şevkle koşup gitmeyecekti.” Tasavvuftaki "aşk" anlayışının romanla somutlaştırılmış hali. Ama Rufai olan Samiha Ayverdiden daha ince işlenmiş bir kurgu beklerdim. Kavuşamamış leyla ile mecnun hikayelerinden daha derin bir anlayış..
Ateş Ağacı
Ateş AğacıSamiha Ayverdi · Kubbealtı Neşriyatı · 2002409 okunma
Sağsa Mecnun, gel de onda görülmemiş deliliği benden öğren.
Mecnūn ile bir mekteb-i aşk içre okuduk Ben mushâfı hatmettim, o Leyli'de kaldı
Fuzuli
Fuzuli
Anlam: Mecnun ile aşk mektebinde birlikte okurken ben Kuran’ı hatim ettim, o “Leyla” da kaldı (Kuran-ı Kerim'in daha başlangıcındaki surelerden biri olan Duha suresinin içerisindeki Leyli ifadesinde takılıp kaldı)
Mecnun dedi ki:
Leylâ'nın şeklini sevmiyorum ki ben; Leylâ bir şekil değil; Elimde bir kadehe benzer Leylâ. Ben o kadehle şarap içerim. Şu halde ben, içip durduğum o şaraba âşığım. Siz kadehi görüyorsunuz, şaraptan haberiniz bile yok. Bana altınlarla bezenmiş, mücevherlerle süslenmiş kadeh sunsalar, fakat içinde sirke olsa, yahut şaraptan başka birşey bulunsa ne işim var o kadehle benim? İçinde şarap olan eski kırık bir kabak o kadehten, hattâ o kadeh gizi yüzlerce kadehten daha iyidir bence; fakat şarabı kadehten ayırdedebilmek için bir aşk, bir şevk gerek.
İnkılap KitabeviKitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.