Yazarın kaleminin çok iyi olduğunu duymuştum. Ardel kitabını okuyunca bütün övgüleri hak ettiğini düşünüyorum. Lilah karakterine bayıldım. Güçlü duruşundan taviz vermemesi kitabın başından sonuna kadar devam etti. Kitap daha ilk sayfada kendini belli etti ve son sayfasına kadar heyecanı, temposu, gizemi hiç bitmedi. Tahminlerim ve tahmin edemediklerim ile kitabın sonundaki ters köşeleri yaşadım. Sinem kurgusu ve anlatımıyla harika bir kitap yazmış. Gelelim kitabın konusuna.
Ardel ülkesinin Kralı oğulları arasında taht kavgası olmaması için ülkeyi Doğu ve Batı Ardel olarak ikiye bölmüştür. Doğu Kralı Edmond adaletli yönetimiyle halkını mutlu ederken, Batı Kralı Docian tam tersidir. Docian Doğu topraklarına el koyarak Kral ve Kraliçeyi öldürür. Doğu halkı hain ilan edilir ve batı halkının kölesi olur. Doğu Ardel'in güvenilir askerleri kralın dört yaşındaki kızını herkesten saklar ve gelecekte kurtarıcıları olacağına inanırlar.
Aradan ön dört yıl geçer Batı Arsel'de köle olan Lilah ev sahibinin oğlunu öldürmekle yargılanır. Ailesini öldürülmemesi için çok önemli bir görev alır. Kendi halkına ihanet etmek için Doğu Ardel'e casus olarak gitmelidir. Peki bundan sonra neler mi oluyor inanın bende şaşkınlıkla okudum.
Harrison, Drew, Serasker ve birçok yan karakteriyle kitabı kafanızdaki soru işaretleri okuyorsunuz. Entrika, sırlar, ihanet, aşk, iyi ve kötülerin bilinmezliği ile tadı damağımda kalan Ardel Ihanet Güncelerini kesinlikle tavsiye ediyorum
William Shakespeare ile aynı dönemde yaşayan ve İngiliz edebiyatının en büyük oyun yazarlarından biri olarak gösterilen 
Christopher Marlowe, 1564’te doğdu. Elizabeth döneminin
