Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
sayın hiç sevgili
Astronotunuz
Astronotunuz
şu gönderinizi silmişsiniz; i.hizliresim.com/742sjcl.png gönderinizdeki yazınıza eklediğiniz Mustafa Kemal Atatürk görseli ile aklınızca iğneleme yapmaya çalışmışsınız. size paylaşıp sildiğiniz gönderinizdeki görsel ve o zamana dair vuku bulan birkaç şeyi iletmek için yazıyorum bu iletiyi. umarım sonuna
İstanbul'un işgal altında bulunduğu günlerde Mustafa Kemal arkadaşlarıyla bu evde sık sık toplandı. Samsun'a hareket ettiği gün 16 Mayıs 1919'a kadar bu evde oturdu. İçeriye giriş yapmadan önce, ellerimle binanın taşlarına, boyasına dokundum. Sanki o yılları yaşamışım, direkt olarak gözlerimi yumdum binaya sarıldım ruhum adeta bina ile bir bütün oldu. İçeriye girdiğim zaman zaten direkt olarak duygulandım. Hele ki merdivenleri kullanarak üst kata çıkarken yan koruma sütunlarına dokunarak, hissederek merdivenleri çıkmak tarifi olmayan bir duygunun hissiyatını farklı bir güzellikte yaşamamı sağladı. Elbette tüm bunlar ile sınırlı değil! Satırlara nasıl sığdırabilirim ki? Yalnız satırlar değil, anlatmak ile biter mi tüm bu harikulade var oluş!!! Ama son katın, sol tarafında 'Ebediyete Yolculuk' yazısını görünce aklıma Lord Kinross'un Atatürk'ün vefatı bölümünü okumakta nasıl zorlandıysam, işte bu son yolculuk olan odaya dair eşyaları yahut fotoğrafları nasıl görmeye dayanabilecektim bilmiyordum ama sonunda adımımı attım. Ve, vayyy bee tüm zorlukların, tüm bu imkansızlıkların, ATAM sen nasıl üstesinden geldin dedim kendi kendime. Elbette Mustafa Kemal Atatürk'ün şahsını yahut şahsiyetini takdir etmek benim ne haddime diyor ve burada noktalıyorum...
Reklam
ZÜBEYDE HANIM ❤ Saygıyla Sevgiyle Minnetle ve Rahmetle Anıyoruz Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım, yaşama 100 yıl önce veda etti. Büyük Önder Mustafa Kemal'in annesi Zübeyde Hanım, 1857'de Selanik yakınlarındaki Langaza'da dünyaya geldi. Sofuzade Feyzullah Ağa ile Ayşe
AY DEDE dediği Refik Halid KARAY
Takdirin, tasvîbin bollaşır oldu, Hüsufe uğrama, aman Ay Dede! Nimetler, hizmetler kapalı geçsin, Şüpheye düşmesin zaman, Ay Dede! Saptın mı acaba tuttuğun yoldan, Dualar almışsın yetimden, duldan, İşaret feneri görünmez oldu, Şu dümen kırışın yaman, Ay Dede! Yetişir gurbetten aldığın öğüt, Kim sola yanaştıysa kalmıştır züğürt; Sen suya yular tak, altından yürüt; Sesini çıkarmaz saman, Ay Dede! 1948 Neyzen Tevfik KOLAYLI ***** AY DEDE Refik Halid KARAY'ın 1922 yılında haftada iki gün olmak üzere yayınladığı ancak posta müdürlüğü görevindeyken milli mücadele'ye düşmanca tutumu yüzünden milli mücadele kazanıldığında ülkeden çıktığı gün olan 9 Kasım 1922 günü son sayısı yayınlanan siyasi mizah dergisidir. Karay sonradan "yüzellilikler" listesine alınmış ancak Atatürk'ün vefatı sonrası 1938'de affedilerek ülkeye dönmüştür. Bu tarihten on yıl sonra 8 Mayıs 1948 günü yeniden Ay Dede'yi yayınlamaya başlamış ancak bu yayın kısa ömürlü olmuş ve derginin ilgi görmemesi üzerine 1 Ekim 1949 tarihli 125. sayısı ile kapanmıştır.
“Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır.” diyen milli şairimizin vefatı 27 Aralık... Atatürk'ün Ankara'ya gelişi de-başka bir yıl olsa da- 27 Aralık günüydü. Biri kalemiyle, biri cesaretiyle yürüdü bu toprakların üzerinde. Hiçbiri boşuna değildi. Sahip çıkmak bizim görevimiz!
Kasım Çekilişimiz SONUÇLANDI
ÇEKİLİŞİMİZ SONUÇLANMIŞTIR. KAZANAN ARKADAŞLARI TEBRİK EDERİM. KİTAP SAHİPLERİ EN KISA SÜREDE SİZİNLE İLETİŞİME GEÇECEKTİR... KİTAPLA KALIN. Öncelikle bu çekilişe bağışladığı kitaplarla, emekleriyle, paylaşımlarıyla katkıda bulunan herkese çok teşekkür ederim. Sizlerin sayenizde çok daha güzellerini birlikte yapacağınıza şüphem yok. Şimdi
Reklam
. Kurtuluş Savaşı kazanılmıştır, Cumhuriyet ilan edilir ve tarihler 1925'e geldiğinde Mustafa Kemal, Bulgaristan'daki arkadaşı Şakir Bey'i Türkiye'ye davet eder ve "Gel burada silah fabrikası kur" der... Kabul eder Şakir Bey ve atlar Türkiye'ye gelir... Kendisine Haliç'in kıyısında bir yer gösterilir... Neresi orası biliyor
YAZAR TANITIMI YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU
D.27.MART 1889 Ö. 13 ARALIK 1974 "Her akşam üstü sanıyorum ki, artık dünyanın sonu gelmiştir. Üzerinde yaşadığım bu toprak, ya içindeki gizli dert ile şişip çatlayacak ya da bir dehşetli gürültü ile, yerin dibine doğru çöküp gidecektir.” Yakup Kadri KARAOSMANOĞLU Yakup Kadri Karaosmanoğlu, 27 Mart 1889'da Kahire'de doğar. Babası