"Bizler, (Ehl-i kitab'a nazaran) en sonra gelmişler(ken) Kıyamet gününde (faziletçe) en başa geçecek olanlarız" diye eklemiştir.
(Bkz. Sahih-i Buharı Muhtasarı. , c.111, s.3, 7, hadis no. 478)
Ancak bunu söylerken, neden dolayı Tanrı'nın diğer ümmetlere (örneğin Yahudilere ve Hıristiyanlara) daha önce peygamberler ve Kitaplar göndermek suretiyle ihsanda bulunduğunu bildirmemiştir. Bunu, muhtemelen Tanrı'nın keyfiliğine bağlamayı düşünmüştür. Fakat "Neden dolayı Müslüman ümmeti en son gelmişken kıyamet gunünde en başa geçecektir?" sorusunu şu mantığa dayatmıştır: "Çünkü onlar (Yahudiler ve Hıristiyanlar) Cum'a gününü değiştirdiler ve başka günlere taz'im ettiler. Allah müslüman ümmetine Cum'a gününü hidayet etti"
(bkz. Sa hih-i Buharı Muhtasarı ... , c.111, s.3, 7, hadis no. 478)
Yani Muhammed'in söylemesine göre Tanrı, sırf "Cuma" günü yerine "Cumartesi" ya da "Pazar" günlerini ibadet günü olarak seçtiler diye Yahudilere ve Hıristiyanlara kızmış ve sırf "Cuma" gününe sadık kaldılar diye Müslüman ümmetini üstün kılıp kıyamet günü en başa almak istemiştir. Evet ama ümmetleri ve kişileri, dilediği gibi doğru yola sokan ya da gönüllerini açıp Müslüman yapan ve dilediğini de "kafir" kılan bu aynı Tanrı değil mi?
(Örneğin bkz. En'am Suresi, ayet 125.)
O halde Yahudileri ve Hıristiyanlan "kâfir" yapıp sonra onları "Kâfirdirler" diye cehenneme atması adaletsizlik olmaz mı?