Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İşgal Yıllarında Azınlıkların Tutumu
(İstanbul'un işgal edildiği sıralarda) Hain ve kozmopolit Beyoğlu, bütün kirlerini sokaklara kusmuştu. İş hanlarından, yüksek binalardan ve şüpheli apartmanlardan sarkıtılan yabancı bayraklar, hele Yunan bayrakları yerlere kadar uzanıyordu. Rıhtımlara, yollara daha şimdiden düşman milletlerin askerleri çıkarılmıştı. Pembe ablak yüzleri, başlarında yana eğilmiş mavi bereleriyle askerden ziyade başka türlü yaratıkları hatırlatan bahriyeli Fransız oğlanları, hem çekingen, hem küstah İngilizler, buralara neden, niçin ve nasıl geldiklerini bir türlü anlayamamış görünen ürkek İtalyan askerleri, hele Yunanlılar! Onlar sanki İstanbul'u Türklerden fethediyorlardı. Sanki onlar 1453'te Türkler Bizans'ı aldığı zaman, her nasılsa buradan ayrılabilen Bizans askerleri idi de, şimdi geri geliyorlar gibiydi. Damlardan, balkonlardan sarkıtılan Yunan bayrakları, süngülerini okşuyordu. Rum kızları başlarına çiçekler serpiyorlar. Ortodoks papazları üzerlerine okunmuş sular saçarak, bu sarhoş fatihleri takdis ediyorlardı. Türk İstanbul ise sessizdi. Sinmemişti, fakat düşünceliydi. Sünmeyen ve düşünen varlıktan ise ancak korkulur.
Sayfa 310 - Remzi KitabeviKitabı okudu
Reklam
- Şu kadının başını bahriye neferinin göğsüne öyle dayayışı var ki pek hoşuma gidiyor. Bahriyeli de tam erkek. Elmacık kemiklerinin sert çıkıntılarına, gözlerindeki azamete bak. Düşün bir kere bu erkek eline düşen bir kadını ne yapar?
Dünya sigaramı dön bi nefeslik bari Post apokaliptik dönencede gündüzün gecen için önemli Bazı bazılarına afor yapıpta martılar kadar bahriyeli Dalgama bakarım taa ferah fezadan iyi mi yetişmiş kalifiyeli
Fakat Rauf Bey, sadece bir bahriyeli değildir. Daha 1908 İhtilâlinden ve belki daha öncesinden başlayarak, İttihat ve Terakki’nin, partizan olmayan bir sempatizanıdır.
Sayfa 374
Sahaflar Çarşısının Târihçesi, Çarşı Esnafı ve Sahaflık
youtu.be/TW3RUcX2V_4?si=... Burası aslında boş bir yermiş. Boş bir yermiş. Caminin müştemilâtından imiş. Hattâ şu caminin avlusunun iç tarafı, bizim hademe-i hayratın odaları var orada. Bunun da sebebi, bu Dişçi Mektebi olan yer var ya, oradaymış cami meşrûtaları. Her caminin meşrûtasının imâretden yemek vakfı var. Bu
359 öğeden 231 ile 240 arasındakiler gösteriliyor.