biliyorum gideceksin, bir eylül ayında ve günün herhangi bir vakti gideceksin.
ne eski bir şarkı engelleyebilecek gitmeni, ne de yalnızca gözlerimde sakladığım aşkım.
usul usul ve ağır başlı adımlarla gideceksin.
her adımda gitmenin acısı yankılanacak sokakta. bir törendeymişcesine göze batan bir yürüyüşle gideceksin ve ben çocuklar gibi
”şu anda sana güzel bir söz söyleyebilmek için, on bin kitap okumuş olmayı isterdim. gene de az gelişmiş bir cümle söylemeden içim rahat etmeyecek; seni tanıdığıma çok sevindim, kendi çapımda.”
”tesadüf seni önüme çıkarmasaydı, gene aynı şekilde, fakat her şeyden habersiz, yaşayıp gidecektim. sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.”
”ara sıra geliyorsun aklıma, banane diyorum
benim derdim yeter bana banane!
alıştım mı yokluğuna?
vaz mı geçiyorum varlığından?
tedirginim aslında,
ya başkasını seversem?
inan o zaman seni hayatım boyunca affetmem”