Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
360 syf.
·
Puan vermedi
Kitap beni bitirdi diyebilirim.Hele Deniz.Kitapta çok klişe yerler vardı ama yine de beni kendine bağlamayı başardı.Fazlasıyla hayatın içinden ve gerçekçi hissettirişini sevdiğim için yeri bende ayrı kalıcak. Ve birde deli gibi devam kitabını bekleyeceğim.Seri olduğunu bilmeden başladığım için kendime çok kızıyorum. Defne nasıl öyle bir şey yaptı diye sinirlendim aynı zamanda karakteri anladıkça üzüldüm de. Karmakarışıktı yani bu duruma karşı hislerim. Mantıklı gelmedi bana Defne'nin hiçbir şey söylemeden gitmesini. Madem arkadaş çevresi ile sorunların vardı Mert 'e söyleyip sorunlarını çözebilirdin veya ayrılabilirdin. Hiç bir şey söylemeden terk etmek sadece Mert'e işkence oldu.Mertim de Mertim.Gerçekten bencilce bir davranıştı. Defne 'ye karşı o olaydan sonra asla ve asla ısınamadım. Bazı yerlerde her iki tarafa da üzüldüm evet ama ona olan hislerim asla değişmedi.Mert'e o kadar üzüldüm ki anlatamam.Aynı zamanda Deniz.Sen şu ana kadar gördüğüm en naif karaktersin ya.Okurken nasıl olur da bir insan bu kadar iyi olur diye düşündüm.Kurgu olduğunu bile unuttum.
Aşkın -De Hali
Aşkın -De HaliBüşra Yılmaz · Epsilon Yayınevi · 2022665 okunma
Ben her seyi seninle öğrendim her seyi seninle yaşadım. Sen oldum senin oldum. Herkesi karşıma alabilecek kadar güçlüydüm ki aldım da. O kadar çok güvendim ki vardır bir bildiği dedim hep. Gördüm ki heyecandan öte olmamışım senin için. Tek bir gerçek varmış senin bir başkasına ait oluşun. Ben yine de senin her sözünün altına imzamı atardım herkese karşı savunurdum seni o zamanlar. Simdilerdeyse korkuyorum biri seninle ilgili bir şey söyleyecek soracak diye çünkü seni savunacak bir şey bırakmadın bana. Bir şey oldu ve fark ettim ki ben sana kendimi hiç anlatamamışım. Mesela bugünü nasıl geçirdin neler yaptın çok iyi bıkıyorum, hissediyorum. Bu ne kadar acı veriyor bildiğini sanmıyorum. Bu son yaşattığın hayal kırıkları boğazımda bir düğüm olarak kaldı. Benim seni savunacak arkanda duracak yüzüm kalmadı. Yerin bende hep baki. Bazen kendime çok kızıyorum bazen sana. Bazen ikimize aynı anda. Ayıramıyorum onları birbirinden. Hani böyle güzel ikililer vardır bizi onlardan sanırdım. Temeli sağlam ilişkiler gibi. Her düşüncemde her hareketimdr sen de vardın. Çok şey yapacaktık beraber. Bazen tek yapmaya gucum yok ama bazen de çok güçlü hissediyorum kendimi. Sonra gerçekler yüzüme vuruyor. Sen, siz.
Reklam
2021 okuma hedefimi tamamlayamadığım için kendime çok kızıyorum. Hadi çok meşgul bir insan olsam neyse de açıkçası böyle bir bahanem hiç yoktu, tamamen kendi isteğimle okumadım. Biliyorum bunu yazmakta bana mükemmel bir okuma isteği katmayacak ama ilk defa bir yere içten duygularımı yazmak istedim. Önceden hızlı okurdum, sürekli kitap peşinde koşardım. Ya da en azından hissettiğim buydu. Şimdi ne kadar okusam da sürekli az ya da yavaş okuduğum için kendimi küçümsüyorum. Belki de bu küçümseme hissidir beni böyle yavaşlatan. Tabi hala kitap okumak hoşuma gidiyor, hatta bu sene kalbime gömmek istediğim kitaplar da okudum ama bende daha fazlasını okuyacak güç varken ben bunun yerine telefona baktım. 2022'de umarım kendimde kitaplara ve başka şeylere daha fazla yönelteceğim bir sevgi bulabilirim.
İçimde bi eziklik var, anlatılmaz... Kasabaya serpilen ölü toprağı benim de üzerime yağmaya başladı. Yakında sınavlar başlıyor, sonra tatil... Tatilde de buradan ayrılacak değilim. Bir uyuşukluk var bende, nasıl anlatayım... Biliyorum, kızıyorsundur bana. Ben de kızıyorum kendime. İçip kör kütük sarhoş olunca, Gece yarısından sonra evime gelip ağlıyorum. Baş numara petrol lambasının kör ışığında bakıyorum, ellerime... Ellerimde parmaklarım yok... Buradan sana ilk yazdığım mektupta ne denli mutluydum. Ellerimi toprağa daldırıp kasabayı sallayacak, silkeleyecek, ölü toprağının altından kaldıracaktım. Evet, ellerimi toprağın karnına soktum, kollarım kayaların altına girdi. Ellerimi çıkardım ki parmaklarım yok... El ayaklarımın parmak yerlerinden sızım sızım kan sızıyor. Bir daha, bir daha... Daglarin altına sokacağım ellerimi. Biliyorum, bu kez ellerim bileklerimden kopacak. Böyle böyle, parca parca döküleceğim burada. Böyle böyle biteceğim... Ağlayarak yatağa giriyorum. O soğuk yalnızlığımın içine, soğuk, kirli... Ağlıyorum, ağlayarak soruyorum kendime: - Ben bu insanları seviyor muyum? Özden cevabımı ister misin: - Kızıyorum bu insanlara ben, kızıyorum... Sevgim öylesine coşkun ki kızmaya dönmüş; olamaz ki, bu denli de olamaz ki...
Sayfa 163 - Adam Yayınları
Geri19
145 öğeden 136 ile 145 arasındakiler gösteriliyor.