Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
BENEDETTO CROCE...
- " (...) Croce'nin "dil", "ifâde" ve "estetik"i aynılaştıran görüşü başlı başına bir felsefî sistem belirtirken, "suretler olmasaydı mânâlar ebediyen tecelliye gelmezdi" hikmetinin, bize tam ters bir mânâda tatbikidir. İslâmî bir mânâ içindeki tecrit, "Söz odur ki, Lebid'in söylediği: Allah'tan başka her şey bâtıl" hadîsinin hikmetine ve "kendinde olmak küfür, kendinden geçmek imân!" insanî memuriyeti hâlinde "her şey O" sırrına dayanırken, Croce estetiğinde bu, "Allahsız ruhçuluk" şeklinde bir "her şey o'dur"a denk gelir. Suret, dil, ifâde, estetik, "geist"ın aynıdır; o'dur... Geist: Malûm, Küllî Ruh, Kader, Sır... Ve geist: Durgun bir tamlık değil, saf bir yapıp etmedir... Objektif İdealizm'den -ki çelişkili bir niteleme- hareketle, "kristisizim-tahlilcilik". Bu adam gerçek bir dehâ ve çalışkanlık örneği gösterirken, sistemi "mihraksız tümevarım zaafiyetiyle malûl" ve "Bütün Fikrin Gerekliliği" bahsi önünde mahzun bir nitelik belirtir."
Sayfa 409 - Benedetto Croce İBDA YayınlarıKitabı okudu
Güzellik duygusu bir içgüdü olarak insanın biyolojik ve psi­kolojik yapısına mı bağlıdır, yoksa bir düşünsel soyutla­mamıdır? Güzel'e Benedetto Croce'nin önerdiği gibi, bir sezi ile mi varılır? Her oluş için başka mıdır, yoksa hep aynı mıdır? Bir tablo ile bir doğal peyzaj önünde duyulan hisler arasında bir fark var mıdır? Varsa bu fark tanımla­ nabiliyor mu? Acaba güzel sadece insan yaratmasıyla il­gili bir kavram mıdır, yoksa doğal biçimlerle insanın ya­rattığı biçimlerin ortak olarak uydukları kurallar mı söz ko­nusudur? Bütün bu sorulara verilen yanıtlar, astronomla­rın evrenin niteliği hakkında verdikleri yanıtlar gibi tam ay­dınlatıcı olmayan deneysel açıklamalardır. Felsefi sistemlerin güzel tanımları , kendi bağlamları içinde değerlendirilebilecek düşünsel çabalardır. Bazı düşünür­ler, bilimsel bir estetik olabileceğini ve insanın psikolojik ve fizyolojik yapısıyla estetik izlenimler arasında belirli bağ­lar kurulabileceğini savunmuşlardır: örneğin bir çizginin biz­ de uyandırdığı güzellik duygusunun gözün onu izlerken duyduğu rahatlık veya sıkıntıyla orantılı olabileceği savu­nulmuştur. Insanda kendi fiziksel hareketlerinden çık­mış beğenme eğilimleri bulunduğu, yataylık, düşeylik, hareket, durağanlık gibi biçimleri tanımlamakta kullanılan niteliklerin, insanın kendi hareketlerinden esinlendiği ile­ri sürülmüştür. Yine de bütün bu kuramlar, bazılarının gerçekten ilgi çekici ve aydınlatıcı olmasına karşın, sanat biçimlerinin meydana gelişlerini ve beğenilmelerini açık­lamak açısından yeterli olmamıştır.
Reklam
"Hiçbir şey düşün insanına direnme yoksunluğu kadar zarar veremez." Benedetto Croce
Sayfa 398 - Can YayınlarıKitabı okudu
Estetik üzerine önemli başvuru kaynakları:
1.Baumgarten-Aesthetica 2.Kant-Yargı Yetisinin Eleştirisi 3.Hegel-Estetik Dersleri 4.Schiller-İnsanın Estetik Eğitimi Üzerine Mektuplar 5.Benedetto Croce-Estetik 6.Terry Eagleton-Estetiğin İdeolojisi 7.Afşar Timuçin-Sorularla Estetik El Kitabı 8.Suut Kemal Yetkin-Estetik Doktirinler 9.İsmail Tunalı-Marksist Estetik 10.Estetik ve Politika 11.Georg
Benedetto Croce
"Bir duygunun adını vermek o duyguyu dile getirmeye yetmez"
Sayfa 243Kitabı okudu
"FERDÎLİK..."
“Sanat sezgidir, sezgi ferdîliktir, ferdîlik, kendini tekrarlamaz!.." (Benedetto Croce, İfade Bilimi ve Genel Linguistik Olarak Estetik, Sh.239)
Reklam
Geçmiş ontolojiktir; tarih kurgu(fictive). “Gerçek tarih diye bir şey yoktur” der Benedetto Croce, “Yalnızca tarihçilerin tarihi vardır.”
Benedetto Croce
İyiyi, güzeli ve sevinci olduğu gibi hakikati de uzak ve kopuk bir şey olarak değil, yapmakta olduğunuz ya da yapacağınız şeylerde arayın.
Sayfa 235 - SENTEZ YAYINCILIK, 10. BASIM
Sanat Felsefesi, Estetik, Schiller, Ressamlar
_Alçak bir takım ihtiyaçların tatmini için kullanılan yetenek, güya artistik bir şekil verir kirli bir muhtevaya. Sanatçı, zayıflık ve kötülükle insanları aldatır ve kendilerini aldatmalarını kolaylaştırır. Sahtekârdır çünkü manevî susuzluklarını temiz bir kaynaktan doyurduklarına ikna eder onları. Sanat’ın nimetinden mahrum kalınan böyle zamanlar
Güzellik duygusu bir içgüdü olarak insanın biyolojik ve psikolojik yapısına mı bağlıdır, yoksa bir düşünsel soyutlama mıdır? Güzel'e Benedetto Croce'nin önerdiği gibi, bir sezi ile mi varılır? Her oluş için başka mıdır, yoksa hep aynı mıdır? Bir tablo ile bir doğal peyzaj önünde duyulan hisler arasında bir fark var mıdır? Varsa bu fark tanımlanabiliyor mu? Acaba güzel sadece insan yaratmasıyla ilgili bir kavram mıdır, yoksa doğal biçimlerle insanın yarattığı biçimlerin ortak olarak uydukları kurallar mı söz konusudur?
Sayfa 56
38 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.