"Her bir halin de kendine has kokusu vardır." derler; günahın ve sevabın kokusu vardır, hem de her birisi için başka başka... İnsanın yüzü değildir sadece okumasını bilene kitap olan; kokusu da ele verir hâlini ama ehline.
sakın bu isteklerimi ciddiye alma
belki bunları yapmak içinden gelmez
yapma istediğin gibi yaşa
bana ait bir şey ne bileyim bir kitap bir resim ya da buna benzer bir eşyaya sahip olmak istersen Turgut’a söyle
bizim evden alır annem onu çok sever
belki de benim odamı görmek istersin
şimdi biliyorum dayanamayacağını söyleyeceksin
sonrası için
Hiç kimsenin, "bunu ben icad etmedim ya. Vebâli onu icad edene" deyip değişme ve bozulmanın sorumluluğundan yakayı kurtarması mümkün değildir.
Onun, dinde olmayan bir iş, bir uygulama, bir fikir ve bir düşünce olduğunu bilene ve buna rağmen onu işleyen ve izleyen için sorumluluk aynen geçerlidir. Bu sebeple Kitap ve Sünnet'te yeri olmayan hiç bir hüküm, iş veya fiil asla makbul değildir.
Bid'at'tir, terki gerekir. Şu da bir gerçektir ki, “sonradan ortaya konanlar” tümüyle
merdu değildir. Tümüyle reddededilenler, "dinden olmayanlar"dır. Dini herhangi bir esasa dayananlar, sadece sonradan ortaya çıkmış olma sebebiyle reddedilmez.
***