423 syf.
·
Puan vermedi
Kurgusunu çok iyi bulduğumdan, “bana göre bu adam Türk Edebiyatı’nın Tolstoy’udur.”dediğimde bir okur arkadaşım bu cümlenin çok iddialı olduğunu ve günümüz yazarlarının hiçbirinden bir “Karenina” çıkamayacağını söylemişti. Hakkı var. Bu kitaptan sonra fikrim değişti ve emin oldum. Bu adam Türk Edebiyatı’nın Montaigne’idir. Romancı yazardan nasıl bu kadar iyi deneme çıkar? Beni hiç sarmaz oysa deneme okumak. Gelgelelim, Pamuk’un olay örgüsüne ara verip aralara serpiştirdiği denemelere doyamadım. Psikolojik tahlillerine yorum bile yapmıyorum. Bu adam galiba benim en sevdiğim yazar.
Kara Kitap
Kara KitapOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20229,2bin okunma
Çatının kenarına kırmızı renkle yazılmış bir mesaj var: Aptalları saygı duydukları zincirlerden kurtarmak zordur. Donny yanıma tırmanıyor ve uzun bir nefes alıyor. "Önce İncil'den alıntı yaptı, şimdi de Voltaire'den mi? Amaç ne?" "Hiçbir fikrim yok," diyorum aşağı atlarken. "Ayrı ayrı mesajların ne anlama geldiğinin oldukça açık olduğunu düşünmeme rağmen."
Reklam
Canımı sıkan, kalbimi kıran, aklımı kurcalayan bir şey varsa, ne yaparsan yap, yedi kat döşek de koysan üstüne, uyuyamam. Şimdi de bir bezelyem var. Hayatımın günleri birbirinin aynısı. Hayatım bezelye tanesi gibi altımda durup beni rahatsız ediyor, uyutmuyor. İnsan hayatından kurtulur mu hiç? Çocukken cehennemde yanacağım diye kurtulmaz derdim, şimdi fikrim değişti, insan henüz yaşamadığı bir hayattan kurtulursa hiç yaşamamış sayılır. Ama ben yaşamak istiyorum
Sayfa 27 - Karakarga YayınlarıKitabı okudu
432 syf.
10/10 puan verdi
#sonkrallık serisi ikinci kitabı #ölümsüvarisi ile devam ediyor. Merak etmeyin üçüncü kitabı da var. Seri kaç kitaptan oluşuyor, fikrim yok. Sanırım bunu üçüncü kitabı okuyunca öğreneceğim. İlk kitabın bir #netfilx dizisi olduğunu biliyor muydunuz? Diziye göz atmıştım ama ikinci kitabın diziye konu olduğuna emin değilim. Çünkü o çok sevilen şeytani seksi lord Ragnar yok. Belki de ilerleyen bölümlere göz atmaliyim, yanlış hatırlıyor da olabilirim. Ayrıca dizide apaçık şekilde verilen malum sahneler kitapta yok. Eh ne diyebiliriz ki insanoğlu dikkat çekmek için her şeyi yapıyor. Evet, bu kitaba gelecek olursak, bir zamanlar Danlarin arasında yaşayan Uhtred arada uçurum var. Bizimki İngilizlere uyum sağlayamıyor çünkü kral Alfred yarım akıllısı aşırı ve dindar. Her şeyi Tanrısına bağlıyor. Eh bizimki de pagan, aslında ne olduğunu hâlâ kendi de bilmiyor. Alışmış savaşmaya, İngiliz tarafı pek icten pazarlıklı ne yapsın, o da kendi kuralına göre oynuyor. Ama Danlarin açlığı İngiltere'yi kasıp kavurduktan sonra geriye kalan tek parça Wessex olunca Uhtred bir seçim yoluna giriyor. Ya o çok sevdiği, birlikte büyüdüğü Danlarla olacak ya da kral Alfred'e sadık kalacak. Böylece dağılmak üzere olan ülkenin geleceğini kurtarmak için son şansa sahip olacaklar. Bu seri aslında İngiliz tarihinin az bilinen, önemli bir dönemini yansıtan epik bir hikayedir. Üçüncü kitapta neler olacak merak içindeyim.
Ölüm Süvarisi
Ölüm SüvarisiBernard Cornwell · Artemis Yayınları · 202314 okunma
... +102
Onu uzun zamandır görmədiyimə baxmayaraq,qarşılaşdığım zaman o heç dəyişilməyən doğmalığı hiss etdim. Ona həyatımda olub bitən hər şeyi ən incəliyinə kimi danışmaq hissi məni həm sevindirir, həm də bir yandan bunları danışmağa vaxtın çatmayacağından narahat idim. Axı həyatımda elədə asan günlərim olmamışdı . Hansı ki bu günlərdə ən çox da
Aslında, birçoğu anlaşamadıkları insanlarla sevgi dolu ve daha tatminkâr ilişkiler geliştirmek için bir şey yapmak konusuyla hiç ilgilenmiyorlardı. İçtenlikle daha sevgi dolu ve tatminkâr ilişkiler istediklerini iddia ediyorlardı ancak aslında, "Eşimin zavallının teki olduğunu onaylamanı istiyorum" diyorlardı. Bu deneyimler, depresyon ya da anksiyete şikayeti olan kişileri tedavi ederken yaşadığım deneyimlerden çok farklıydı. Onlar aynı zamanda zihinlerinden sürekli geçen, "Ben iyi değilim. Çok zavallıyım. Benim neyim var? Asla iyi olamayacağım" gibi olumsuz düşüncelere boğuluyorlardı. Onlara kendileriyle ilgili eleştirel düşünceleri nasıl zorlayacaklarını ve tartışacaklarını gösterdiğimde, depresyon ve anksiyete ile ilgili duygular yok oldu ve eski heyecanlarına kavuştular. Ama diğer insanlara kızgın olan ve onlarla anlaşabilme konusunda sorunlar yaşayan bireylere yardım etmeye çalıştığımda, bu işin tamamen bambaşka bir kargaşa olduğunu gördüm. Anlaşamadıkları kişilerle ilgili düşünce biçimlerini ve iletişim tarzlarını değiştirmek konusunda istekli değillerdi. Daha çok birbirlerinin kafalarına vurmakla ilgileniyorlardı. İlk başta bu bir şok oldu ve kafam karıştı. Çok geçmeden, eksiklik kuramı denilen yaklaşımları sorgulamaya başladım ve bu çatışmaların nedenleriyle ilgili fikrim, hiç beklenmeyen bir yöne doğru değişti.
Sayfa 22
Reklam
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.