Bekleyen sadece biziz, ölüme çok derin anlamlar yükleyen, başımıza gelen her haltı şiirsellikle süsleyen biziz. Kaybolup gitmeyi kabullenemeyen, hayır hayır yok olamayız diye deliren, direnen, yine biziz. Biz… Biz, zavallılarız. Halbuki ölüm de, terlik, bardak ya da gazoz gibi, sarece bir kelime en nihayetinde. Hayatta ince bir detay, zamanda küçük bir leke… Ama olmuyor işte, insan bir şekilde avunmak istiyor; yine de, küçük de olsa, bir masala tutunmak istiyor.