Küçüktüm.Pazarda annemin elinden tutardım.Öyle hareketliydi ki pazar yeri,hayal dünyamda oradaki herkesle oyunlar oynardım.Oyunlara dalıp yanımda annemin olmadığını fark edince herkes sevimsiz birer yabancıya dönüşürdü.Ağlardım.Bazen limon tezgahının yanında bazense tam ortasında pazar yerinin.Annem beni hep bulurdu çünkü bir şey söylemişti. Kaybolduğumda neredeysem hiç kıpırdamadan annemi beklemeliyim.O mutlaka gelirdi.O gelene kadar ağlamak serbestti .Sonrası zaten büyük mutluluktu.Şimdi otuzlarındayım.Hislerim pek değişmedi. Dünya bir pazar yeri ve herkes yabancı.Tutacak bir elim yok.Gözlerim doluyor ama hiç kıpırdamadan bekliyorum onu.O gelecek ve sonrası zaten büyük bir mutluluk.
Sayfa 54 - SOKAK KİTAPLARIKitabı okudu
İnsanlar gerçekten çok tuhaf. Bunu anlamak için dahi olmaya da gerek yok. Bir saniye bile ezik dursanız, insanların hayvanlaşan gururlarını ve kendilerini bir halt sanıp kudurduklarını görebilirsiniz. Bu noktada düşünebilen bir insanın aslandan daha tehlikeli olabileceğine inanırım.
Reklam
Kocaseyit'in Hiç Bilinmeyen Anısı... Köyünde herkes onu öldü bilmektedir. Çanakkale’den Havran’daki köyüne kadar 145 kilometreyi 13 günde yayan yürür. Geldiğinde evine giremez. Çünkü 9 yılda belki karısı, yeniden evlenmiş olabilir. Akşamdan geldiği evini sabaha kadar göz hapsine alır. Sabah koyunları çıkarmak için gelen bir akrabası
EMM'OĞLUM İşte emmi oğlum ömür bu kadar Ölümüne yandı tüm İscehisar Ecel bekler başında bir kuyunun Son sahnesi hayat denen oyunun
Erkek olmak herhalde zordur. Bir kadın dünyadaki yerini bilir. Biz hayat doluyuz. Kadın bir çiçek ve meyvedir. Çocuklarımızın bir parçası olarak ileri gideriz. Ama bir erkek... Siz meyvesiz bir dal gibisiniz. Öldüğünüz zaman arkanızda önemli bir şey bırakmayacağınızın farkındasınız. Bence bu yüzden öfke dolusunuz. Belki öfkeniz kadınlarınkinden çok değil. Belki içinizdeki öfkenin gidecek yeri yok o kadar. Belki o öfke arkasında iz bırakmak için çırpınıyor. Dünyaya vuruyor. Sizi düşünmeden hareket etmeye zorluyor. Didişmeye kudurmaya. Resim yapıyor, bina dikiyor, dövüşüyor ve gerçekten daha büyük hikayeler anlatıyorsunuz.
Yarım kalmış aşkların cehennemi yakar hepimizi. Bir ölümün gösterisinde, ön sıralarda yer kapma garipliği üzerimizdeki. Gözlerime bakma artık. Bir utancın gölgesinden başka hiçbir şey yok..
Sayfa 158Kitabı okudu
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.