Gençliğe muhabbetin ise, madem Cenâb-ı Hakkın güzel bir nimeti cihetinde sevmişsin. Elbette onu ibadette sarf edersin, sefahette boğdurup öldürmezsin. Öyle ise, gençlikte kazandığın ibadetler, fâni gençliğin bâki meyveleridir. Sen ihtiyarlandıkça, gençliğin iyilikleri olan bâki meyvelerini elde ettiğin halde, gençliğin zararlarından, taşkınlıklarından kurtulursun.
ÜÇÜNCÜ MEVKIF/
BİRİNCİ MEBHAS/
İKİNCİ NOKTA'NIN İKİNCİ MEBHASI/
MÜHİM BİR SUAL/
DÖRDÜNCÜ NÜKTE
1. BÖLÜM
SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM
1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI
Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde
(...)10
Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan
zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine
ve ledünniyat ve
BİRİNCİ NÜKTE: Namazın manası, Cenab-ı Hakkı tesbih ve tazim ve
şükürdür. Yani, celâline karşı kavlen ve filen "Sübhanallah" deyip takdis
etmek; hem, kemaline karşı lâfzen ve amelen "Allahu ekber" deyip tazim
etmek; hem, cemaline karşı kalben ve lisanen ve bedenen "Elhamdülillâh"
deyip şükretmektir. Demek tesbih ve tekbir ve hamd, namazın çekirdekleri hükmündedirler. Ondandır ki, namazın harekât ve ezkârinda, bu üç şey her tarafında bulunuyorlar.
Hâlık-ı Rahîm, nev'-i beşere verdiği nimetlerin mukabilinde şükür istiyor. İsraf ise şükre zıddır, nimete karşı hasaretli bir istihfaftır. İktisad ise, nimete karşı ticaretli bir ihtiramdır.
ikinci risale olan ikinci kısım
Ramazan-ı Şerife dairdir.
birinci nükte
Ramazan-ı şerifteki savm (oruç), islamiyetin erkân-ı hamsesinin (İslamın 5 şartı) birincilerindendir. hem şeâir-i islâmiyenin âzamlarındandır.